Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-17-2015, 12:26 PM   #1
meltem
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart Devil May Cry 4 [inceleme]

Bir yerlerde sevdiğin birini kaybettiğinde, bir şeytan bile ağlayabilir.” Lady, kaybettiği kardeşi Vergil’ın ardından gözyaşı dökemeyen Dante’ye işte bu sözleri söyledi. Bizi içine alan Dante’nin iblis avcısı dükkanı “Devil May Cry” bu şekilde doğmuş oldu. Capcom’un Resident Evil gibi bir korku efsanenin ardından, aksiyon türünde de yapılmış en iyi oyunlardan birine imza atarak, ortaya çıkardığı Devil May Cry’ı oldukça uzun bir zamandır evlerimize konuk ediyoruz. İkinci oyunu es geçersek, yaklaşık 7 yıl önce karşılaştığımız ilk DMC oyunuyla, 2 yıl önce çıkan DMC 3 her konuda tatmin edici olmuş ve konusu olsun, karakterleri olsun, oynanışı olsun müthiş beğeni toplamıştı. Bir aksiyon oyunu içerisinde ne olması gerekiyorsa DMC bu özelliklerin hepsine sahipti. Özellikle yarı iblis, yarı insan olan, müthiş bir egoya sahip ve düşmanlarına karşı alaycı konuşmalarıyla dalga geçen Kara Şövalye Sparda’nın oğlu karizmatik Dante, bu seride en göze çarpandı. Belki de oyunun bu kadar sevilmesinin en büyük nedenlerinden biriydi. Neredeyse boyu kadar olan Rebellion adındaki kılıcı, Ebony & Ivory adındaki silahları ve de Devil Trigger özelliği sayesinde yapabildikleri, oyuncuya müthiş bir zevk, eğlence ve özgürlük sunuyordu. Böylesine kusursuz bir karakterin olduğu bir oyuna, özenle düşünülmüş, güzel bir kurguya sahip konuda eklenince, Devil May Cry gelmiş geçmiş en iyi aksiyon oyunları içerisine rahatlıkla girmeyi başarıyordu. İşte böyle bir serinin yeni oyunu ilk başta sadece PlayStation 3 için duyurulmasına rağmen, daha sonra Xbox 360 ve PC platformlarına da çıkacağı belirtildi ve şu günlerde de Next-gen diye adlandırdığımız konsollarımıza çıkmış bulunmakta.

Oyun duyurulduğunda büyük bir heyecan yaratsa da, Capcom’dan gelen açıklama birçok kişiyi üzmüştü. Devil May Cry’ı, Devil May Cry yapan Dante ana karakter olarak yer almayacak, onun yerine Nero adında yeni yaratılmış farklı bir karakteri kontrol edeceğimiz söylendi. Oldukça büyük bir hayal kırıklığına sebep olan bu açıklamanın üstüne, yeni oyunun yapımında yer alan ekibinde ikinci oyunu yapanlar olduğu ortaya çıkınca DMC 4’ün kesinlikle hayal kırıklığı olacağı düşünülmeye başlandı. Zamanla gösterilen resimler ve videolar oyunun başarılı olacağını gösteriyor gibiydi. Yeni karakter Nero’nun da oldukça Dante’ye olan benzerliği dikkat çekiciydi. Değişen bu karakterden dolayımıdır bilemem ama oyun hakkında 2007 yılında oldukça bilgi verildi. Oyuncuları merak içinde bıraktılar ve iki erteleme sonunda oynayıp bitirme imkanına kavuştuk.

Macera başlıyor

Öncelikle değişen karakterle beraber doğal olarak değişen konu hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Oyunumuz Fortuna adındaki bir kalede yer alan ve kılıcın emri adı altında Sparda’yı tanrı olarak görüp ona tapan bir kutsal şövalye yoldaşlığının amacını anlatıyor. Oyunda yönettiğimiz ana karakter olan Nero ise, bu yoldaşlığın içinde yer alan insanlardan sadece biri. Yani oldukça sıradan bir karakter. Ancak görkemli bir açılış videosuyla ortaya çıkan Dante’nin yaptıklarına kadar bu içinde bulunduğu durum hakkında en ufak bilgisi olmayan Nero, gördüklerinden sonra ortada neler döndüğü, Dante’nin kim olduğu gibi şeyleri öğrenmek için yola koyuluyor ve bizde bu sayede olanları ve olacakları Nero’nun gözünden görmeye başlıyoruz. Bunun dışında DMC’de görmeye pek alışık olmadığımız ve konuyla ilgili güzel bir aşk hikayesi de var. Oyunu oynamayan birçok arkadaşımın olduğunu düşünerek konuyla ilgili daha fazla bilgi vermeden diğer ayrıntılara geçiyorum. Bilindiği gibi ilk başlarda çok yadırgansa da, Dante’nin yerini doldurabilecek mi ya da aynı havayı hissettirebilecek mi gibi kafalarda sürekli soru işareti bırakan, yeni karakter Nero, açıkçası oyuna fazlasıyla ayak uyduruyor. Belki Dante kadar karizmatik değil, ayrıca oldukça çabuk sinirlenen ve pekte alaycı bir tavrı olmayan ciddi bir kişiliğe sahip, bir de başında aşk belası var. Doğal olarak Nero’yla oynarken kendinizi sizde o ciddiyete kaptırabiliyorsunuz. Oyunun yaklaşık %70’e yakın bir bölümünü Nero’yla oynuyoruz ve eski DMC’lere göre en ufak farklılık hissetmiyorsunuz. Çünkü Nero, oldukça sıradan bir karaktermiş gibi görünüyor olsa da, Capcom belli ki oyuncuların aynı zevki alması için Nero’ya baya özen göstermiş.

Nero, Red Queen adında, bir motosiklete gaz verirmiş gibi kılıcın kabzasını da o şekilde döndürerek, iri kıyım bir kılıçla, Blue Rose adında Magnumu andıran ama çift atar büyük bir silaha sahip. Bu iki güç oyun boyunca oldukça yardımı dokunan özellikler. Red Queen ile oldukça fazla sayıda sanırım 20 kadar hareket yapmak mümkün, tabi silahı da dahil ettiğimizde çeşit ve yapılan kombolar artıyor. Bunun dışında Nero’nun da aynı Dante gibi Devil Trigger özelliği var. Bunu yaparken de Sparda’dan hatıra olarak Vergil’a kalan Yamato’yu kullanıyor. Şimdi burada Vergil’ın kılıcı Nero’da ne arıyor, ne alaka? Diyebilirsiniz, onu da oynayınca göreceksiniz. Neyse, Nero’nun sahip olduğu Devil Trigger özelliği de hızlı ve güçlü yapılmış, oyun boyunca oldukça işinize yarıyor, ama Capcom madem karakteri değiştirdik yeni bir şeyler sunmak lazım demiş olacak ki, Nero’ya Devil Bringer adında şeytani bir kol yaratmış ve bu müthiş özellik oyun boyunca kullanması inanılmaz zevkli. Çok yararlı bir özellik olmuş.

Buster, Snatch ve Hell Bound adında üç özelliği var, bir de Blue Rose ile aynı anda kullanılabilen Hold özelliği mevcut. Bu özelliklerin hepsini Devil Trigger modunda da kullanabiliyorsunuz. Mesela, Devil Bringer’ın özelliklerinden biri olan Buster, düşmanları yakalayıp tabiri caiz ise yerden yere vuruyor ve bunu yaparken ortaya çıkan görüntü her düşmanda farklılaşıyor. Scarecrow adındaki düşmanları yakaladığında birkaç defa yere vuruyor, Frost’ları yakaladığında etrafında döndürüp fırlatıyor ya da Bianco Angelo’lardan birini yakaladığında düşmanın mızrağını alıp defalarca sokup çıkartıyor ve fırlatıyor. Yani Nero, düşmanlarda görmeye değer hareketler yapıyor. Aynı şekilde Boss savaşlarında da Devil Bringer özelliği her Boss’ta farklı hareketler yaparak zevkle izlenilen görüntüler ortaya çıkartıyor. Devil Bringer’ı, Devil Trigger’la birleştirdiğimizde Nero’nun gücü inanılmaz boyutlara çıkabiliyor, bu açıdan baktığımız zaman Nero’da inanılmaz güçlü ve kesinlikle oyuna zevk katan bir karakter olmuş diyebiliriz. Fakat yinede Dante’ye oranla sahip olduğu aksesuar ve yapabildiği hareketler az ki Nero’nun yapabildiği 43 çeşit hareket varken, Dante’nin tam 83 farklı hareketi mevcut. Bu yüzden Capcom her ne kadar Nero gibi başarılı bir karakter yaratmış olsa da, yapabildiği hareketleri biraz daha fazlalaştırabilseymiş gerçekten Nero’da kusursuz bir karakter olabilirmiş, çünkü sahip olduğu Devil Bringer özelliği farklı hareket ve kombolar yapmaya çok yatkın müthiş bir güç.



meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla