Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-10-2015, 10:59 AM   #4
meltem
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart

Sessiz grafiklerin ne anlamı var?

Bana “Dead Space ile ilgili aklında kalan ne var?” deseler sesler ve müzik derim en başta.
Ses bu oyunun olmazsa olmazı bence. Arkanızdan çıkan bir yaratığın korkutucu olması kadar henüz kaşılaşmadığınız bir yaratıpın önce seslerini, tıkırtılarını, hırıltılarını duymak da o kadar etkileyici. Etrafta yaratık yokken bile Ishimura’nın dar ve uzun koridorlarından yankılanan iniltiler, garip takırtılar, yaratık çığlıkları, fısıltılar (evet bazen fısıltılar duyuyoruz ki ben ilk duyduğumda aşırı temkinli gitmekten kendimi alıkoyamadım ) hatta ve hatta kulaklarımızı dört açarsak incelemenin başında dinlemenizi arzu ettiğim hüzünlü, minik şarkıyı da duyabiliriz. Isaac’e gelince miğferinden kaynaklanan metalik sesli soluk alıp verişi, yorulduğunda nefes nefese kalışı, sert ve kararlı adım sesleri gibi detaylar oyunda karakterle bütünleşmemizde büyük etken. Kısacası ses olayında herşey dört dörtlük.
Müzik kısmında ise yapımcılar sağolsun, bazı anlarda müzik birden ritmini ve şiddetini artırıyor ki kalp atım ritmimizde o oranda artıyor. Bir Brute ile karşılaştığımız sahnede müzik bile tek başına heyecanı yüksek seviyede tutmaya yetiyor. Hatta yaratığın kendisi gelmeden önce değişiveren müzik sebebiyle ani endişelere gark oluyoruz. Müzikler de geçer not alıyor benden ancak müziklerin sesini çok da açmayın ki seslere daha iyi odaklanabilesiniz. Sesler bu oyundaki atmosferin büyük kısmını kaplıyor unutmayın.

Gerim gerim geriliyorum ama oynamak istiyorum…
Oyun kontrol olarak tipik bir FPS’den biraz farklı. En başta bunu tipik bir FPS olmamasına borçlu elbet Oyunumuz üçüncü şahıs kameradan oynanan bir TPS (Third Person Shooter). Yani olayları Isaac’in gözlerinden değil de omzunun az üzerinden ve biraz geriden görerek oynuyoruz. Bana sorarsanız bu oyuna cuk oturmuş bu sistem. Çünkü Isaac’i dışarıdan görebildiğimiz karakterimiz neye benziyor, nedir, ne değildir detayıyla görebiliyoruz. Mass Effect’te de bu tarz kamera kullanılmıştı hatırlarsanız ancak bu oyunun ondan farkı karakterimizin biraz hantal olması ve kameranın Isaac’e daha yakın olması ki bu karaktere daha çabuk ısınmamızı sağlıyor. Yalnız kamera bazen tam önümüzü görmemize yardımcı olamıyor. Yaratık nereden geliyor, ne yönde falan derken ve de endişelenmeye başlamışken kamera da yardımını esirgeyince Isaac’le yapacağız en iyi şey ortamdan topuklamak oluyor.
Topuklamak dedim ancak 100m yi 10 saniyenin altında koşan bir karakter beklemeyin sakın. Isaac biraz hantal ve bu yüzden yürümesi, (SHIFT tuşuyla) koşması diğer oyun karakterleri kadar çevik değil. Silahı şöyle bir savurunca toparlanması biraz vakit alıyor. Kameranın bazen saçmalamasını saymazsak bu hantallık bir eksi değil bana göre. Neticede Isaac kendi halinde bir mühendis. Hatta hızlı hareket edip birçok detayı kaçıracağınıza ve oyunun zevkini azalatacağınıza ağır ağır ilerleyip yaşlı Ishimura’nın korkutucu koridorlarında temkinli, tedbirli ilerlemek daha iyi bir seçim bence. Kesinlikle atmosferi artıran ve daha fazla gerilim, endişe sağlayan bir durum bu hantallık.


(“Doğruyu söyleyin doktor bey, prostat mıyım?” )


Nişan alma kısmı ise biraz sıkıntılı. Oyunda zannımca yaratıkları görüp de anında vuramayalım ve böylece daha da tırsalım diye nişangahı çok yavaş yapmışlar. E zaten yaratıklardan yavaşız bir de (varsayılan ayarlarda) nişangahı yaratığın üzerine getirene kadar yaratığın nefesini üzerimizde hissedebiliyoruz. Bunun çaresi, oyunun ayarlarından fare hassaslığını artırmak ya da daha iyisi kendi farenizin dpi ayarı varsa onu mümkün mertebe yükseltmek olmalı. Benim farem Habu idi ve sadece bu oyunu en yüksek dpi ayarında oynadım ve kabul edilebilir bir nişan alma hızına eriştim ancak nişangahın normalden çok hızlı olmasının da bu oyundaki gerilim unsurunu da körelteceğini unutmayın. Neticede Team Fortress 2 değil oynadığımız.



Yaratıkları uzun menzilden haklamak en mantıklısı ama ne yaparsak yapalım eninde sonunda dibimize kadar girecekler ve bize karşı tek vazifelerini hakkıyla yerine getirmek isteyecekler, öldürmek… Bir yaratık üzerimize saldırdığında, atladığında Isaac onunla boğuşmaya başlıyor. Boğuşma sırasında tek yapabileceğiniz E tuşuna arka arkaya basmak ve mümkünse dua etmek. Eğer Isaac’in sağlığı boğuşma anında biterse güzel bir animasyon eşliğinde Hakk’ın rahmetine kavuşuyor, bize de en son kaydı yüklemek kalıyor. Eğer E’ye bastıysanız ve sağlığınız bitmemişse Isaac yine bir başka güzel animasyonla yaratığın icabına bakıyor. Bu animasyonlar sanırım her yaratık için ayrı ayrı tasarlanmış (kurtulma ve ölme). Herbiri birbirinden güzel. Tam boğuşma havasını yansıtıyor. Bir de minik hatırlatma “Bu minik yaratık bana ne yapabilir ki?” demeyin hepsini yokedin. Tek atışta birden fazlasını yok edebilirseniz ne iyi lakin bir de ayakla ezeyim derseniz (Boşluk tuşu) tepenize çullanabilirler dikkat edin. Bazı el kadar yaratıklar boylarından büyük etkilere sahip olabiliyor. Sonra şaşkınlık içinde Isaac’i yerde cansız uzanırken görebilirsiniz, demedi demeyin



Oyun kaydından bahsettim az önce. Oyunda zorluğu ve dolayısıyla hayatta kalmanın önemini artırmak namına bunu da düşünmüşler. Öyle canımızın istediği her yerde kaydedemiyoruz. Gidip kayıt noktasını bulmalı ve oyunu kaydetmeliyiz (aslında konsoldan uyarlandığı için böyle ama iyi bir sistem yine de). Öldüğümüzde ise en son kayıt ettiğimiz yerden başlıyoruz oyuna. Bazı anlarda her önemli hareketimden sonra en yakın kayıt noktasına kadar üşenmeden koşa koşa gidip kaydettiğimi hatırlıyorum da daha zor bir yöntem kötü olabilirdi
Neticede iyi oyun; gerçekle hayalin dengesini iyi kuran oyundur bana göre. Ne çok gerçek, ne çok hayal. Tadında bırakmışlar…

E çabucak bitti bu oyun! Pfff….
Efendim binbir badireyi atlatıp yaratıkların hakkından geldiğimiz vakit oyunumuz senaryo olarak da bitmiş oluyor ancak bir farkla… Fark şu; oyunun yükleme ekranında CLEARED GAME diye bir yükleme noktası oluşturuluyor ve burayı yükleyerek oyunu en baştan (aynı senaryoyu) Impossible yani İmkansız seviyede oynamak. Burun kıvrıdığınızı görer gibiyim. Evet aynı senaryoyu oynamak pek de ilginç gelmeyebilir ki bana da gelmemişti ama oyun (daha doğrusu yaratıklar) esas olarak Impossible seviyede kendini buluyor diyeyim. Hard seviyede oyunu bitirmiştim ancak son bölüm dahil oyun boyunca 1-2 noktada gerçekten zorlandığımı düşündüm sadece (şu kendini yenileyip duran ucubede özellikle).
Imkansız seviyedeyse, oyunu öyle panayırda ilerler gibi güle oynaya bitireceğinizi sanmıyorum (hayatını, yıllarını oyunlara vermiş zombiler müstesna). Ayrıca bu zorluk seviyesinin bize yani Isaac’e sağladığı birkaç kıyak var. İlk olarak yalnız bu zorlukta 6. seviyeden zırh olan Askeri zırh (Military suit) satın alınabilir oluyor (99.000 kredi). Diğeri ise oyuna başlar başlamaz 50.000 kredi ve 10 nod’a sahip oluyoruz, üstelik önceki zorluk seviyesinde üzerimizde hangi mühimmat varsa aynen koruyoruz. Bu unsurlar bence aynı senaryoyu oynamanın sıkıcılığını görmezden gelmek için yeterli bir sebep. Tabii oyun, akıcılığı ve oluşturduğu heyecan unsuru sayesinde de kendini tekrar oynatıyor onu da gözardı etmeyelim.

Oku oku bitmiyor yahu!
Sona gelirken, ilk tanıtım videolarını seyrettiğimde ilginç gelmesi haricinde pek de anlam yükleyemediğim Dead Space beni oldukça etkiledi. Son aylarda oynadığım en güzel oyunlardan biri diyebilirim rahatlıkla. Dolayısıyla oyuna harikulade ses, müzik, grafik, oynanış ve atmosferinden dolayı şöyle bir 9 küsur puan vereyim dedim ama düşük doku kaplamaları, bazı kamera sorunları, aşırı çizgisel oynanış, hep aynı son, senaryonun 1-2 yer hariç tekdüze olması, Isaac’in çaycı çırağı gibi gemide oradan oraya koşturulması (kocaman mühendis adam yahu) gibi sebeplerden ötürü bir miktar puan kırptım. Dead Space 2′nin daha iyi olması için fazla şımartmayalım Oyunun benden aldığı puan, aşağıdaki resmin altında yazıyor.
Dünya üzerindeki tüm oyuncular aynı kalıptan çıkmadığı için bu oyun bazılarının tarzına uymayabilir, özellikle Counter Strike tarzı hızlı, hareketli, dur durak bilmeyen aksiyon oyunlarını sevenler bu oyundan pek haz alamayabilirler. Çünkü oyunun geneli ağır ilerliyor, Isaac ağır hareket ediyor, yavaş nişan alıyor. Hızlı hareket eden tek şey kalbimiz ve yaratıklar Bundan dolayı oyuna ısınamayabilirler peşinen belirteyim. Diğerleri ise devasa USG Ishimura’nın insandan arınmış koridorlarında yapayalnız hayatta kalmaya çalışmakla meşgul olabilirlerNOKTA
meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla