Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-16-2015, 11:04 AM   #2
meltem
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart

Karada, havada, suda...

Gelelim hava savaşlarına. İlk Modern Warfare oyunundaki AC-130 görevi, unutulmaz bölümler arasında yerini çoktan aldı. Treyarch, olaya farklı ve akıllıca bir bakış açısı getirmiş. Araca binip, bulutların üzerine çıkana kadar akışa tanıklık ediyoruz. Sonrasında kontrol elimize geçiyor ve radar sayesinde yeryüzündeki destek birliklerimize komutlar vererek onları yönlendiriyoruz. Bu bölümde işin en güzel yanı ise, yönlendirmeyi yaptıktan sonra bu kez kendimizi o birliklerde görev yapan askerlerden biri olarak görüyoruz. Bu oyunda her an, her şey değişebiliyor...



Helikopter uçuşları da hava hakimiyeti için size fırsat sunuyor. Tamamıyla arcade bir oynanış tarzı var, ki zira böyle olması gerekiyordu zaten. Helikopteri yönlendirebiliyor, ağır ve hafif silahlarımızı kullanarak düşman birimlerini yok ediyor, yeri geliyor havadaki düşman helikopterleriyle düello yaşıyoruz. Karşıdan gelen roketlerden kurtulmak için yapılan her ani hamle, heyecanı da arttırıyor. Yine de işler her zaman yolunda gitmeyebilir. Farklı seçenekleri denemek zorunda kalabilirsiniz. Yüzerek ilerlemek ve gizlice ölüm gerçekleştirmek gibi. Modern Warfare 2’de senaryo gereği gördüğümüz yüzme işlevi, Black Ops’ta oyuncuların kontrolüne sunulmuş. Ek olarak bot üzerinde düşman birliklerle çatışmaya girdiğimiz anlar da çok zevkliydi. Akabinde çalan müziğe de ayrıca dikkat çekmek istiyorum. Bazı favori bölümlerimi de ek not olarak belirteyim: “Vorkuta”, “Redemption”, “Victor Charlie” ve “WMD”.

Şiddet

Kan gövdeyi götürüyor arkadaşlar. Evet, net söyleyebiliriz: Black Ops, şimdiye kadar çıkmış en şiddetli Call of Duty üyesi. Öncelikle oyundaki tüm karakterler, silahların etkisi doğrultusunda parçalanabiliyor. Kopan kol, bacak, hatta gövde parçaları arasında buluyorsunuz kendinizi. Hepsi bu da değil. İlerleyişimiz esnasında daha şiddetli sahnelere tanık oluyor, hatta bazılarını bizzat gerçekleştiriyoruz. Japonya ve Almanya’nın Black Ops’u sansürlemeye karar vermesi, kesinlike boş bir neden değil. Oynayınca göreceksiniz. Şiddet demişken, aklıma Sergei geldi. Bu karakteri de bir kenara not edin, mutlaka onu görünce etkileneceksiniz. Yine “şiddet” başlığı altında da birçok detayı vermiyorum, hepsini oynayınca görmeniz daha iyi olacaktır, ama şunu da unutmayın: Ayarlar sekmesinde, şiddet unsurlarını kapatabileceğiniz bir seçenek var. Rahatsızlık duyarsanız, bu seçimi uygulayabilirsiniz.


Senaryo modunu çok beğendiğimi, tekrar oynamaya başladığımı ve önceki Call of Duty oyunlarında olduğu gibi bunu da en az 4-5 kez bitirmeyi düşündüğümü belirteyim. Senaryo modu, süre konusunda sıkıntıya neden olmuyor. Kısa olmadığını söyleyebilirim. Tabii ki bitirdikten sonra, Black Ops’un diğer güzelliklerine de göz atmak gerekiyor değil mi? Mesela, mini bir oyun olarak hazırlanan Dead Ops. Oyunun ana menüsündeyken ayaklarınıza bakın ve boşluk tuşuna basılı tutun. Böylece serbest kalacak ve etrafta gezinebileceksiniz. Bir de eski PC var masada. O PC’yi aktif edin ve dizin kısmına doa yazın. Böylece oyuna giriş yapabilirsiniz (zaten daha sonra menüde de oyunu göreceksiniz). Bunun haricinde, aynı PC'ye mail yazarsanız, bu kez de son atılmış postaları listeleyip, okuyabiliyorsunuz. Bazı savaş dosyalarının da olduğunu belirtmek istiyorum. Siz iyisi mi biraz iyi kurcalayın o PC'yi.

Bu mini oyundan kısaca bahsetmemiz gerekirse, kuşbakışı bir görünümde oynuyoruz. Düşman konumunda yine zombiler var. Standart kullandığımız silahın mermisi bitmiyor, bunun yanında zombi öldürdükçe beliren yeni silahları kullanabiliyoruz. Ayrıca etrafta beliren ödül ve bombaları da almamız gerekiyor. Özellikle çok zor durumda kaldığımızda bombaları kullanarak katliam yapabiliyoruz. Tamamen temizlik yaptıktan sonra da bir sonraki bölüme geçmeye hak kazanıyoruz, gerçekten güzel düşünülmüş. Bu modu da zombi modunda olduğu gibi arkadaşlarınızla co-op oynayabiliyorsunuz.

Kennedy ve Castro, zombi görürse...

World at War henüz piyasaya sürülmeden önce, Cadılar Bayramında videosu gösterilmişti Nazi Zombies modunun. Bazılarımız çok beğenmiş, belki bazılarımız da bunun günün anlamına uygun eğlenceli bir videodan ibaret olduğunu düşünmüştü. Görüldü ki sadece düşünce değildi, güzel bir oyun moduydu ve fazlasıyla beğenildi. Black Ops’ta zombi olacak mı, olmayacak mı diye uzun süre sorular soruldu. Sonuç olarak görüyoruz ki evet, var. Hem de bu kez iki büyük ve detaylı harita var. Özellikle Pentagon’da geçen zombi bölümü çok hoş. Düşünün Kennedy ve Castro, beraberindekilerle sohbet ediyor. Derken zombiler sarıyor etrafı ve başlıyor hayatta kalma mücadelesi. Kısacası zombi mod severlere müjde, hem de en büyüğünden.



Multiplayer

Call of Duty denilince en merak edilen konulardan biri de şüphesiz ki multiplayer modlardır. Özellikle Call of Duty 4 ile başlayan yeni sistem, sonraki oyunlarda daha da geliştirilerek kullanıldı ve bu nimetlerden Black Ops da yararlandı. Tabii ki kendi yenilikleriyle beraber.

Yine bir gelişim sistemi bulunuyor. Hemen online oyuna dalıyor, hem yeni özellikler, hem de yeni silahlar için kurşun yakmaya başlıyoruz. 3 adet perk slotu, bir tane ana silah, bir tane de acil durumlar için (genellikle mermi bittiğinde) kullanabileceğimiz bir silah seçiyoruz. Perkler, bildiğiniz gibi önemli. Hızlı koşabilir, iyi bir zırha sahip olabilir, düşman ekipmanlarını etkisiz hale getirebilir, sessiz hareket edebilir veya çok hızlı mermi değişimi yapabilirsiniz. Tüm bu seçenekler, sizin oynanış tarzınıza göre kullanılmalı. Tabii ki bedelini ödemeniz koşuluyla.

Black Ops’da bir de para sistemi bulunuyor. Yani, siz level atladıkça yeni silahlar açsanız bile, hemen kullanamıyorsunuz. Çünkü silahların bir değeri var. Bu paraları ödemek için de fazla adam öldürmeli, asist yapmalısınız. Bu güzel düşünülmüş bir sistem. Hatta buna Treyarch, bir de kontrat sistemini ekliyor. Kolay tabiriyle “paralı askerlik”. Mücadeleye başlamadan önce kontratların bulunduğu menüye gidiyor ve size uygun olanı seçiyorsunuz. Oyuna başlayınca da kontrat şartlarını yerine getirerek fazla para kazanmaya çalışıyorsunuz. Örnek verelim: Ölmeden üst üste 2 adam vurursanız, 150 oyun parası kazanıyorsunuz. Ayrıca bu anlaşmaların süreleri var. Belirlenen süre sona erdikten sonra geçersiz oluyor ve siz böylece diğer anlaşmalara da göz atabiliyorsunuz. Bu arada Black Ops’ta Team Deathmatch, Capture the Flag, Free for All, Sabotage ve Domination gibi oyun modlarının bulunduğunu, toplamda da 14 haritanın (bazıları büyük, bazıları küçük) yer aldığını söyleyelim. Özellikle Cracked ve Summit haritalarını çok beğendim. Hem tasarım olarak, hem de size sunduğu imkânlar sebebiyle çok güzeller. Tabii ki tüm bunlara, yeni silahları da kattığımızda online modların zevki daha da artıyor.

Rakiplerinizin üzerine helikopter salabilir, havan saldırısı başlatabilir veya bombalı tuzaklar kurabilirsiniz. Bunları zaten önceki Call of Duty oyunlarından da biliyoruz. Bunların yanında bir de uzaktan kumandalı bomba aracımız var. Bildiğimiz uzaktan kumandalı bir araç, ama üzerinde bomba var ve siz kendinizi açığa çıkarmadan aracı düşmanınızın yanına ulaştırıp patlatmaya çalışıyorsunuz. Gerçekten eğlenceli. Diğer güzelliklerden bir tanesi de Minigun. Tek kişilik senaryo modunda da kullanabildiğimiz bu silah, bir yardım paketinin içinden çıkıp size güzel bir sürpriz yapabiliyor. Gerisini düşmanlar düşünsün artık.

Şimdi gelelim PC oyuncularının sıkıntılarına. Bilindiği gibi Black Ops, PC’de Steam bağlantılı bir oyun. Yani oyunu multiplayer oynamak için mutlaka Steam’e login olmamız gerekiyor. Buraya kadar bir sorun yok. Hatta Modern Warfare 2’de yer almadığı için oyuncuları üzen Dedicated Server özelliği de Black Ops’da bulunuyor. Ama, ama ve de ama... Dünden beri PC oyuncuları, Black Ops’u stabil olarak multiplayer oynayamıyor. Aşırı lag olması ve buna bir de optimizasyon sorunları eklenince, şimdilik online keyfin yerini “online eziyetin” aldığını söyleyebiliriz. Gelişmelere göre, PC için bir yama hazırlanıyormuş, ancak bu tarz bir problemin hiç olmaması gerekirdi diye düşünüyorum. Bu da oyunun PC versiyonundaki en büyük eksisi ne yazık ki.
meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla