Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-18-2015, 10:41 AM   #2
meltem
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart

Evet, karakter oluşturmak ile ilgili detayları belirledikten sonra, oyunun Blind Guardian aromalı giriş videosu ile karşılaşıyoruz. Oyunun müziklerinde Blind Guardian gibi sevdiğim bir grubun yer alması, benim için Sacred 2' ye kocaman bir artı puan sağladı. ( Hele ki karşılaştığım ilk Bard' ın arada elektro gitar çalması ve Hansi Kürsch' ün sesi ile şarkı söylüyor olması çok güzeldi.) Oyunun giriş videosunu izledikten sonra, seçmiş olduğunuz karaktere özel ara video ile karşılaşacaksınız. Oyunda ilk açtığım karakter Shadow Warrior olmuştu. Onun ara videosunda herhangi bir problem yoktu ama, Seraphim' in ara videosunu izlerken kıkır kıkır güldüm diyebilirim. Seraphim ablalarımızdan biri, odanın ortasında bulunan yatakta sere serpe yatıyor, bir yandan da ( nedense gözle görülmeyen ) yarasını tutuyor. Yaranın görünür birşey olmamasını bir kenara bıraktım, odanın içerisinde o kadar insan var da kimsenin kılı bile kıpırdamıyor. Seraphim' imiz bu hafif müstehcen abla tarafından görevi devralmak üzere çağırılırken, arada geçen diyaloglar sırasında gördüğüm animasyonlar, olayın dramatik yönünü hissettirmekten oldukça uzaktı. Hani o yataktaki Seraphim az daha tombul olsaydı " Bu animasyonlar Banu Alkan filmlerinden modellenmiştir " diyebilirdim Maalesef Seraphim ile oyunun ilk trajikomik gerçeği ile yüzleşmiş bulundum. Oysa ki Shadow Warrior ile oyuna başladığımda mezartaşları ve anıtların üzerindeki yazıları okurken çok eğlenmiştim. Merdivenlerin solunda bulunan büyük anıta tıkladığımda " Rade Jaymond' ın anısına " ( Assassin's Creed' in birçok oyuncu tarafından başarısız bulunması sonucu ikinci oyunun yapımına başlanmadan Jade Raymond' a yol verilmişti :P ) şeklinde komik bir gönderme ile karşılaşmıştım. Bu ve benzeri birçok detayı göz önünde bulundurursak, Sacred 2 üzerinde fazlasıyla emek harcanmış, bir takım ufak detaylara dikkat edilmiş bir oyun.

Ama gelgelelim etrafta gördüğünüz düşmanların modellemesi hep aynı. Dışarıda gördüğünüz haydutlar neredeyse tek yumurta ikizi gibi, kurdu kuzusu vs hep aynı görünümde. Ayrıca oyuna başlar başlamaz etrafta amaçsız bir biçimde gezen ( üstelik etrafta bunlardan yığınla var ) irili ufaklı haydut grupları bir süre sonra sıkıcı bir hal alıyor. Grafikler, ışıklandırma vb detayların güzelliği bir yana, sağda solda gezerken sürekli peşinize takılan NPC' ler gerçekten kötü olmuş. Tamam, zamanında birbirine benzer onca NPC yığınını Diablo ve benzeri oyunlarda da gördük, ama her karşılaştığım NPC' nin " hurraaa!!! oyuncu geldi!!! " şeklinde üzerime saldırması nedense Sacred 2' de hoşuma gitmedi. Hani belki oyuna başladığım yerden çıkar çıkmaz böyle bir hoşgeldin komitesi ile karşılaşmasaydım, daha güzel olurdu gibi geliyor. Nedendir bilmem bu olay bende " Bismillah! Neredeyim ben, dur kendimi en yakın yerleşim birimine atayım! " etkisi yarattı. NPC' ler konusunda önemli bir detay ise, karakterinizden çok düşük level' da bir NPC' yi öldürdüğünüzde sadece 1 XP alıyorsunuz. ( Görünüşe bakılırsa düşük lvl NPC' ler ile sık sık karşılaşmanız sadece Bronze moda mahsus. )

Harita ilk oyunda olduğu gibi oldukça büyük. Hatta öylesine büyük ki ilk bakışta " Ömür biter bu harita bitmez be! " dedirtecek cinsten. Hakkını vermek lazım ki bu konuda Ascaron her zaman geniş bir dünya tasarımı sunmuştur. Neyse ki zamanla bu dev haritayı dolaşmak üzere edinebileceğiniz türlü türlü binek var. O da olmasaydı, büyük ihtimalle ben bu haritayı baştan sona yayan bir biçimde gezmeyi göze alamazdım Binekler konusunda önemli bir nokta ise, oyundaki tüm karakter sınıflarının kendine özel bineklere sahip olması. Tabii bu özel bineklerden birine sahip olmanız için birazcık uğraşmanız gerekiyor Oyundaki para birimimiz, birçok oyundan alışık olduğumuz gibi altın. Silver, Copper vs küsüratla da uğraştırmıyor üstelik. Oyunda para konusunda pek bir sıkıntı yaşayacağınızı sanmıyorum, çünkü NPC' lerin üzerinden çıkan eşyalar ve paralar olsun, görevlerden kazandığınız paralar olsun, herşeye rahat rahat yetiyor. Tabii her gördüğünüz eşya satan NPC' de bulunan her cicili bicili eşyaya sulanmazsanız Ayrıca oyunda edindiğiniz eşyaları üzerinizde taşımamak üzere saklamak isterseniz kullanabileceğiniz bir kasanız da var. Kasanızda bulunan " Ortak Eşyalar " ( Shared Belongings ) sekmesi ile karakterleriniz arasında eşya transferi yapabilmeniz de mümkün. Loot sistemine gelince, Sacred 2 bu konuda çok şık bir detaya yer vermiş. Etrafınıza toplanan NPC' leri öldürdünüz ve yere saçılmış onca eşya var. Q tuşu ile erişebileceğiniz mesafedeki tüm eşyaları bir seferde çantanıza indirebilirsiniz Öte yandan görevlerden edindiğiniz eşya, xp puanı ve para fazlasıyla tatmin edici. Görev demişken, Sacred 2' de ana görevler dahil 600 küsür görev bulunmakta ( hayır tek tek saymadım deli miyim ben ). Oyunda bulunan tüm görevleri yapacağım, her yeri didik didik edeceğim gibi bir düşünceniz varsa, kafada bir 100 saatiniz var benden söylemesi. Yine de harita ve navigasyon sistemi bu konuda oldukça kullanışlı ( yine de ara ara yön bulma duygunuzu geçici olarak kaybedebilmeniz mümkün ).
Görevler ve öldürdüğünüz NPC' ler sonucu yeterince XP puanı topladığınızda, Attribute ( buna karakterinizin fiziksel nitelikleri diyelim ) ve Skill ( beceri ) puanlarınızı dağıtıyorsunuz. Attribute puanları her level atladığınızda gelirken, Skill puanları sadece belirli levellarda geliyor. Level sistemine dahil arabirim aracılığı ile karakterinizin istediğiniz özelliklerini belirliyor ve o yönde gelişmesini sağlıyorsunuz. Eminim ki birçoğunuz bu konuya oldukça aşinadır, bu yüzden daha fazla detay ile sizleri yormak istemiyorum...
Karakter ekranı, görevleri detaylı olarak takip edebileceğiniz Logbook, envanter ekranı, Combat Art ekranı, harita konfigürasyon ekranı ve oyunun kısayol ayarlayabileceğiniz arabirimleri kullanışlı. Özellikle Combat Art ekranı üzerinden ayarlayabileceğiniz Combo' ları kısayollara atayarak, sahip olduğunuz özellikleri daha etkili bir biçimde kullanabilirsiniz. Bu arabirimler genel olarak kullanışlı bir yapıya sahip olduğu için, alışmakta pek fazla güçlük çekmeyeceğinize inanıyorum.
Son Söz...

Evet, uzunca bir inceleme oldu ama bazı detayları tam anlamıyla yansıtabilmek adına, sanırım böylesi daha iyi. Teknik detaylar üzerinden kısaca geçmek gerekirse, ufak tefek hataları göz önünde bulundurmazsak genel anlamda grafikleri başarılı, gündüz/gece döngüsü çok güzel. Ses ve müzik konusunda kaliteli. Yine de ister istemez " Daha iyi olabilirdi " dedirtiyor. Bazı ses efektleri birbirine çok benziyor. Oynanabilirlik adına uzun soluklu bir oyun, ama bazı yönleri ile oyun sıkıcı bir hale gelebiliyor. Oyunun temposunun düştüğü anlar zaman zaman kendinizi oyundan soğumuş hissedebilirsiniz. Başarısız ya da baştan savma bir oyun değil, ama eksik ya da kötü yönlerini yer yer baskın bir biçimde hissettiren bir oyun. Kıyaslama yapmayı sevmiyorum ama, Diablo 2 oynarken hissettiğim duygular aklıma geldikçe, Sacred 2' nin bundan ne kadar uzak olduğu hissine kapılıyorum. Oysa ki bu tarz oyunların genel atmosferi ve ruhu çok daha güçlü olmalı. Oyuncu o dünyanın içerisinde zaman kavramını kaybedercesine dalıp gitmeli...
Daha önce de dediğim gibi, ya onca oyun ardından ben zor beğenen bir oyuncu oldum, ya da Sacred 2' de yokluğu hissedilir birşeyler var. Yine de takdiri sizin, belki Sacred 2 uzun zamandır beklediğiniz gibi bir oyundur. Belki de sizde benim gibi sabırsızlıkla Diablo 3' ü bekleyenlerdensiniz...
meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla