![]() |
![]() | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
| ![]() ![]() ![]() Transformers Revenge of the Fallen oyunu, çok etkileyici bir ana menü ve giriş videosuyla başlıyor. Bunları görünce ister istemez seviniyoruz. İlk tepki güzel bir oyun bu oluyor. Ancak oyunu oynadıkça bu düşünce yavaş yavaş değişmeye başlıyor. Genelde film oyunlarında iki oynanış türü çok kullanılır. Birincisi özgürce şehir içinde dolaştığın dev harita sistemidir. Diğeri ise en ünlüsü Lord of the Rings: Return of the King oyunundaki, gibi başta filmden bir karakteri seçip, bölüm boyunca önüne geleni öldürdüğün oynanış türüdür. İlk Transformers oyunu, dev harita sistemine sahipti ve bu oyunun en büyük artısıydı. Hatta o kadar büyük bir artıydı ki, oyunun hatalarını görmezden görmek mümkündü. Ancak Revenge of the Fallen'da bu zorlu dev harita sistemiyle uğraşmak istemeyen yapımcılar, oynanış türünü değiştirmişler. Artık oyun ikinci yaygın oynanış türünde oynanıyor� Hoşçakal serbestlik merhaba rutinler Revenge of the Fallen da Autobot ve Decepticon'lar için iki ayrı senaryo bulunuyor. Aslında bu daha çok aynı senaryonun iki bakış açısında oynanılan hali olmuş. Autbot'larda, Optimus Prime, Bumblebee, Ironhide, Rachet ve Breakway adlı karakterler seçilebiliyor. Decepticon�larda ise Starscream, Grindor, Long Haul, Sideways ve tabii ki Megatron var. İki taraf için de görevleri hologramdan oluşan dev bir dünya haritasından alıyoruz. Autobot'ların Nest adında insanlarla kurdukları özel bir askeri birliği var. Onların bölümlerini Nest'in bulunduğu askeri üstten seçiyoruz. Decepticon'lar ise Nemesis adlı uzay gemisinden seçiliyor. Bu iki ekranda oldukça detaylı ve karakterlerin kişiliğini yansıtıyor. Nemesis dağınık ve ürkütücü ortamıyla tam Decepticon'ları en iyi özetleyen mekan olmuş. Autobot'lar ve Nest'in görevleri ilk başta dünyada kalan Decepticon'ları tespit edip onları yok etmek. Decepticon'lar ise hem Megatron'un cesedini bulmaya çalışıp hem de Autobot�lara zarar vermeye uğraşıyorlar. Dünya haritasında seçtiğimiz bölümler, bölgelere göre değişiyor. Genelde filme göre giden bu bölümlerden her bölgede üç tane var. Shangay'da, Amerika da ve Mısır'da oynadığımız bölümler var. Bu süslü makyajları görünce, insan oyunun iyi olduğunu düşünüyor. Ama Revenge of the Fallen'da biraz zaman geçirince, oyunun ne çok iyi ne de çok kötü olduğunu anlıyoruz. Aksiyon olarak çok tatmin edici bir oyun ancak yapımcılar nedense her şeyin kolayına kaçmış. En komik olanı ise, Autobot ve Decepticon'lar aynı haritalarda oynuyor. Haritalar aynı, sadece görevler değişik. Oyunda toplam 11-12 harita var. Bunların her birisi, ikişer kez oynanabiliyor. Yapımcılar daha fazla harita eklemek yerine böyle bir yönteme gitmişler. Bu, oyunu biraz daha uzun hale getiriyor. İlk önce senaryoyu oynuyoruz, daha sonra aynı bölümün sadece aksiyon yüklü ikinci senaryosuna girebiliyoruz. Her bölüm bittiğinde oyun bize başarı puanları veriyor. Yeni bölgeler açmak için belirli bir başarı puanına ihtiyacımız var. O yüzden birçok bölümü iki ve hatta üç kere oynamak gerekiyor� More than meets the eyes Her iki ırka da iyi hazırlanmış bir eğitim bölümüyle başlıyoruz. Bu bölüm hiç de baştan savma değil, her anlamda yapılması gereken şeyleri öğretiyor. Oyundaki kara ve hava olmak üzere iki tane bulunan araç � robot türünün hareketlerini bu bölümde öğrenebiliyoruz. Transformers 2'nin bölüm yapısı en hızlı bitiren kazanır mantığına sahip. Bu ilk oyunun serbestlik özelliğini sevdiğim için hiç hoşuma gitmedi. Eminim birçok oyuncu da bundan rahatsızlık duyacak. Her bölümü bronz, gümüş, altın ve platinyum madalyayla bitirebiliyoruz. Bunları kazanmak ne kadar hızlı olduğumuza bağlı. Kısacası, karşımızda dev bir harita var, ancak bunu aceleyle bölümün tadını çıkartmadan bitirmek gerekli. Bu madalyalar, bölüm sonunda verilen başarı puanlarını artırıyor. Hızlı oyun ve az zevk eşittir başka bölüme geçmek için daha çok puan. Ne kadar da güzel bir denklem değil mi? |
![]() | ![]() |
![]() |
| |