"Gorion şimdi nerdesin?" diye mırıldandı. Babası gibi sevdiği Gorion, Candlekeep'ten ayrıldıkları akşam cani ruhlu Serevok tarafından öldürülmüştü. Uzun arayış ve maceralardan sonra yolu Baldur's Gate şehrine düşmüş ve Serevok'u orada öldürmüştü. Şimdi ise etraf paslı kafesler ve işkence aletleriyle doluydu. Kendisi de bir kafesin içindeydi. "Burası da neresi? Neredeyim ben?" diye düşündü. Başı hala ağrılar içindeydi. Karaltıların arasından bir silüet belirdi ve yaklaştı. Konuştu:

"Demek uyandın Bhaal'ın oğlu."

En sonunda bir RPG klasiği olan Baldur's Gate'in devamı elimize ulaştı. İlkinde bir kütüphane kalesi olan Candlekeep'i bırakıp sonu Baldur's Gate'te biten bir maceraya atılıyorduk. İkinci oyunda ise macera kaldığı yerden devam ediyor, hem de artan bir hızla.

İlk oyunda 1. level bir çömez olarak başlayıp bitirirken maximum 8-9'uncu level'a yükselebiliyordunuz. Baldur's Gate 2'de oyuna başlarken 89,000 exp. ile başlıyorsunuz, bu da 7-8. level demek oluyor. Ama BG2 yapımcıları ilk oyunu oynayanları unutmamışlar, eğer oyunu bitirdiyseniz o karakterinizle devam edebilir, eğer bitiremediyseniz ama BG bilgisayarınızda hala yüklü ise ekstra exp. ile başlıyorsunuz. Eğer birinci oyunun ek görevleri Tales of Sword Coast'u da yüklerseniz onun için de extra exp. alacaksınız (Bence çok saçma olsa bile ilk oyunu oynamaya teşvik edici bir durum).

Ayrıca karakter yaratma ekranında da etkileyici gelişmeler yapılmış. Her zamanki ırklar olan İnsan, Elf, Buçukluk, Yarı-Elf, Gnome, Cüce ırklarına ek olarak Yarı-Orc eklenmiş. Yüzyıllardır Fearun'da Orclar ile kasabalılar arasında büyük bir savaş olmadığından en azından Yarı-Orc'lara şehirlerde toleranslı davranılmakta. Yani diğer ırklar kadar rahat gezebilirsiniz ama ürkünç görünümünüz insanları size karşı önyargılı olmaya yönlendirecektir. Çirkin yüzlü, sivri dişli, bazen de yeşilimsi derisi olan Yarı-Orc'lar en çok insanüstü güçleri ile bilinirler.

Yeni Irk seçeneğinin yanı sıra oyuna 3 tane yeni sınıf ve eski sınıfların her birine 3 tane de kit koyulmuş. Yeni sınıflardan ilki olan Sorcerer'lar yüksek büyü kabiliyetleri ile doğarlar ve büyücüler gibi büyüleri çalışarak ve ezberleyerek akıllarında tutmazlar. Kimileri onların kanlarında başka güçlü bir yaratığın kanı olduğuna kimileri ise tanrılar tarafından özel olarak yaratıldıklarına inanır, başkalarıysa onların insan şeklinde gezen ejderler olduklarına inanır. Öyle ya da böyle, Sorcerer'lar büyü yapmayı yaşam tarzı olarak görürler. Büyücülerden daha az büyüleri olmasına rağmen çok daha fazlasını ezberleyebilirler ve bunları kullanırken büyücüler gibi zihinlerinde bir hazırlık yapmalarına gerek yoktur yani istedikleri büyüyü direk yapabilirler. Diğer bütün özellikleri ise büyücülerle aynı.

İkinci sınıf ise Monk, yani keşiş. Keşişler değişik bir çeşit savaşçı, dövüşüp macera aramak kadar bilgelik ve araştırma işleriyle de uğraşmayı seviyorlar. Çok yetenekli ve çok yönlü olan monklar en çok silahsız ve kalkansız dövüşmek konusunda ustalar (çıplak elleriyle ölümcül yaralar açabilirler). Çoğu kişinin düşündüğünün aksine Monklar büyü yapabilirler. Ki adlı enerjiyi vücutlarında kullanıp kendi özel büyülerini yaparlar. En çok bilinen büyüleri ise silahsız bir vuruşla rakiplerini bayıltabilmelerdir. Üzerlerine hiç zırh giymezler ve level atladıkça yeni özellikler kazanırlar, örneğin 5. level'de her türlü yorgunluğa, yavaşlatma ve hızlandırma büyüsüne bağışık olurlar, level 11'de ise zehire karşı bağışıklık kazanırlar ve 20. level'de sihirli olmayan bütün silahlara karşı koruma kazanırlar.

Üçüncü ve son yeni sınıf ise Barbar. En güçlü savaşçılardan biri ancak gerçek bir savaşçının disiplinine sahip değil. Ama onun öfkesi ve disiplinsizliği bir anda kendi isteği ile inanılmaz bir güç olan barbarian'a rage özelliğini kullanmaya olanak sağlıyor. Bu özelliğinin Berserk Rage'den farkı daha etkili olması ve geçtikten sonra barbarı yorgun bırakmaması. Bütün sınıflardan daha hızlı hareket eden barbar her geçen levelde büyü ve silahlara karşı daha fazla dayanıklılık kazanıyor.

Kit'ler ise eski sınıflar üzerinde yapılan modifikasyonlar sonucu ortaya çıkmış sınıflar. Örnegin: Fighter sınıfını seçtiğinizde Fighter, Berserker, Wizard Slayer ve Kensai olmak üzere her sınıfa 3 yeni kit bulunuyor. Berserker barbar rage benzeri olan berserk rage savaşçıyı güçlendirir ve 15 esktra hak verir. Ama süresi bittiği zaman savaşçı yorgun düşer ve aldığı bütün bonuslar kadar penaltı alır ve aldığı 15 hakkı kaybeder (bu bazen ölümlere bile yol açabilir) ve bu avantajlarının aksine zırh konusunda penaltılar alırlar. Wizard Slayer'lar ise tüm eğitimlerini büyücüleri öldürebilmenin yollarını öğrenmekle geçirirler ve yaraladıkları her büyücü %10'luk bir büyüyü yapamama penaltısı yer. Genelde büyücülerden nefret ederler ve büyülü eşyalar kullanmazlar (kılıç ve zırh hariç). Kensai'ler ise yüksek eğitimli kılıç ustalarıdır. Silahlarını çok yüksek bir teknik ve hızla kullanabilirler ve eğitimlerinin sonucu olan kai yeteneği ile 10 saniyeliğine bütün verdikleri hasarları maksimuma çıkartabilirler. Bu çevikliği sağlamak için zırh, kolluk, demir eldiven giyemezler ve tüm çalışmalarını kılıç üzerine yaptıklarından menzilli silahları iyi kullanamazlar. Gördüğünüz gibi her kitin avantajları ve ona oranlar dezavantajları var. Kitler kısacası 2 sınıf arasındaki orta sınıflardır. Ama bence normal sınıflar her zaman daha iyi.

Oyunda yanınıza eskiden olduğu gibi 5 karakter daha alabiliyorsunuz. Bazıları druid Jahiera, Candlekeep'ten küçük arkadaşınız hırsız büyücü İmoen ve her yere minyatür dev uzay faresi Boo (aslen normal fare ama...) ile giden Minsc gibi Baldur's Gate'ten eski arkadaşların yanı sıra birçok yeni NPC sizi bekliyor. Ayrıca karakterler arasındaki konuşmalar geliştirilmiş, yani eskisi gibi sadece karakter gruba katıldığı zaman konuşmuyor. Karakterler kendilerini etkileyen herşey hakkındaki düşüncelerini hemen size açıyorlar. Yapımcıların söylediği kadarıyla eğer iyi davranırsanız romantik ilişkilere bile girebiliyormuşsunuz. Ayrıca grupta good ve evil karakterler bir arada bulununca birbirinden rahatsız oluyorlar ve laf kavgası yapıyorlar hatta bazen birisi gruptan bile ayrılabiliyor. Kısacası oyundaki konuşmalara dikkat etmek lazım. Eğer kocası ölmüş bir kadın susun konuşmayın derken, "tamam" yerine "hehe aptal kendini öldürtmüş sonunda" derseniz kadın celallenip üstünüze yürür tabii ki ya da en azından grubunuzu terkeder.