meltem

Heli Hereos - İnceleme

10 yıl önce sıradan olarak adlandırabileceğim bir oyun şimdi benim için bir klasik adayı. Yeniden Hoş geldin Shoot’em Up!

Evlerimizdeki ilk bilgisayarlardan Amstard ve Commodore döneminden Amiga dönemlerine Galaxy Invaders adı altında türlü oyunlar vardı. Yukarıdan sağ sol yatay düzlemde hareket eden birbirinin kopyası düşmanlar aşağıda sağa sola giden size doğru saldırıda bulunurdu. Ateş edip kaçarak hepsini temizler ve bir sonraki bölüme geçerdiniz.

Zamanla bu tarz oyunlar bir evrim geçirdi. Kullandığınız gemiler çeşitlendi, hareketleriniz çoğaldı, silahlarınız arttı, oyun içindeki olasılıklar (düşman hareketleri gibi) sınırsız hale gelmeye başladı.

ATEŞLE VE HEPSİNİ YOKET

Böylece bilgisayar oyun tarihinin belki de en eski türlerinden olan Shoot’em Up doğdu. Fazla bir konu gerektirmeyen, bol savaş ve yıkımla dolu, bölüm sonlarında “bossların” (kocaman gardiyanlar)olduğu, evrenlerin tek bir kahraman pilotlarla kurtulduğu “başarısızlığın bir seçim olmadığı” oyunlar.

Değişen zaman ve malum teknoloji 3 boyutlu oyunları popüler kılarken shoot’em up tarzı oyunlar ayakta kalmak adına diğer türlerle karışmaya çalıştı ve nitekim başarısız örneklerden ileri pek geçemedi.

Bu kez özlemini duyduğumuz bu tarz oyunun günümüze yakışır bir örneğini oynamış durumdayım. Aynı saf aksiyon mantığı gelişen sistemlere adapte edilerek güncellenmiş ve bu yüzden belki de aksiyon oyunlarında bir devrim yaratacaktır.

Konuya her ne kadar akışa pek etki etmese de bakacak olursak, gelecekte teknoloji ileri bir boyuta gelmiş, iletişim ve internetle dünyanın sınırları küçülmüştür. Dünya militarist harcamaları kısıtlamış ve 29 adet anamakineye bu işi emanet etmiştir. Nitekim bu makineler tarihi bir savaşı öğrenir ve “kendilerince” savaşı similasyon ederler. Bu bağlamda 3.Dünya Savaşı başgösterir. Amacımız görevleri tamamlayıp bu anamakineleri yoketmek.

Gayet anlaşılabilir ve sade yapıda kurulmuş oyun düzeninde Start Game dediğiniz anda helikopterinizi seçiyor ve tek veya çift kişilik oynayabiliyorsunuz. Bu arada her ne kadar gerek olmasa da üç adet eğitim bölümünü yine burada seçebilirsiniz. Belirtmem gereken bir diğer nokta ise iki kişilik mode. Tıpkı eski günlerdeki gibi iki helikopter aynı ekranda sahneye çıkıyor ve önüne geleni patlatıyor. İki kişilik modda sınırsız eğlence garantisini bizzat test edip onayladım.

İki tane helikopter demişken modellerimiz arasından seçimimizi yapmamız gerekiyor. Bunlar her ne kadar kontrol olarak birbirinin aynısı olsalar da yine de farkları bulunmakta. Örneğin seçebileceğiniz AH-64 Apache modeli bir diğer helikopterimiz Ka 50 Hokum’dan %60 daha etkili standart taramalı tüfeğe sahip. Buna karşın Hokum da oyun içinde karşımıza çıkacak roket ve lazer türü genel donanımlarla %50 daha iyi silahlanabiliyor.

ONLINE DESTEK VAR. AMA BİRAZ FARKLI...

Competition bölümü biraz evrensel öğeler içermekte! Burada zorluk ayarı kendiliğinden en zordayken eğitim bölümleri es geçilerek savaşa giriliyor. Siz öldüğünüz zaman da puanlarınız kayıt ediliyor. Bunlar lokal olarak harddiskinizde kalabileceği gibi anamenüdeki HIGHSCORES seçeneğinden haftalık aylık olarak dünya üzerinde bu oyunu oynayanlarla kıyaslama şansına sahip olacaksınız.

Oyunun kontrolleri son derece kolay. Yön tuşlarıyla hareketlerimizi sağlarken sağ ctrl tuşu makineli tüfeği ateşlerken sağ shift tuşu seçili roketi ateşliyor. Roket seçimlerimizi de Ü ve Ğ ile yapabiliyoruz. Bunlar dışında kontroller oyun içindeki havakoşullarına göre değişim gösterebiliyor. Örneğin rüzgarın sıkı olduğu bir koşulda kontroller de o derece zorlaşabiliyor. Ya da benzin veya kalkanınızın zayıf düşmesi durumunda helikopterinizde savrulmalar oluyor ve kontrolü sağlamakta güçlük çekiyorsunuz.

Görevler belli teknolojileri çalmak ve uçağınıza adapte etmekle birlikte gelişerek belli hedefleri vurmayı, kayıp pilot ya da uçak aramayı içerse de temeli sağ sağlim karşı tarafa geçmemiz gerekiyor. Bu arada Intercept denilen güçlü uçaklarla da 4-5 bölümde bir karşılaşacaksınız.

Oyun grafikleri ve motoru son derece başarılı. Yağmur, kar, ışık, güneş yansıması ve patlama gibi efektler başarıyla gerçekleşiyor. Bu arada oyun dört ana yönde hareket etmesine karşın derinlik boyutuyla birlikte dağlar ve köprülere çarpılmaması gerekiyor. Bu bağlamda köprü ayaklarına gönderilecek bir iki roket onların yıkışını ve sizin aradan kaçısınızı kolaylaştırıyor.
Oyun mekanlarının geçtiği çöl, kar, terkedilmiş arazi gibi haritaların çeşitlilik gösterdiğini ve grafiklerin tatmin edici olduğunu söyleyebilirim.

Müzik ve seslerin vasat olduğu oyunda bu konunun göze batacağını çok sanmıyorum. Ancak yine de daha kaliteli ses ve müziklerin konması çok daha iyi bir atmosfer sağlayabilirdi.

Genel olarak stres atabileceğiniz, çok fazla şey beklemeden vakit harcayabileceğiniz bir oyun olarak düşünülen bu oyun bana Commodore’da efsanevi RiverRaid ve Amigada ProjectX ve Banshee oynadığım zamanları hatırlattı. İtiraf etmeliyim ki bir PC için beklenenin üzerinde bir oyun.