meltem

Dragon's Lair 3D - İnceleme

Çocuklar ve iflah olmaz nostalji tutkunları dışında kimseye önerilmez.


Bir “eski göz ağrısı” daha piyasada.. Dragon’s Lair, oldukça eski ve zamanında popüler olmuş bir oyun. Gerçi ben daha oynayana rastlamadım ama öyleymiş işte.. Sevimli ve sarsak bir şövalye, kurtarılmayı bekleyen seksi bir prenses ve kötü bir ejderha, tüm bunların üstüne de özenle çizilmiş 2D ortamı ekleyin, biraz da zamanından oldukça önce gelmiş bir Tomb Raider oynanışı, oldu size Dragon’s Lair.
Oyun artık 3D. En azından ortam kesin olarak öyle, karakterler ise 2D gibi duruyor, elle çizilmişler zaten, ama derinlikleri var, yani onlara da üç boyutlu diyebiliriz. Temel oynanış mantığı hiç değişmemiş: Şövalye hala “sevimli” ve “sarsak”, prenses hala “kurtarılmayı bekliyor”, ejderha ise hala “kötü ama şirin”. Karakterinizi (Tomb Raider gibi) arkasından görerek mouse+klavye ile kontrol ediyorsunuz, zıplıyor, hopluyor, dövüşüyor ve bölüm bölüm ilerliyorsunuz.. Amacınız da hala aynı: Prensesi kaçıran kötü yürekli ejderhayı inine kadar -ki ejderhanın yuvası oyunun son bölümü oluyor- takip etmek, bu arada yeşil bir kristal vasıtasıyla prensesle olan iletişime de devam ediyorsunuz -aşkım şimdi fıçıyı kır, hah, al o kırmızı şeyi, şimdi de şu kolu indir bakim, afferim hadi al şu kemiği git oyna biraz-, prensesi kurtarınca ne oluyor bilmiyorum çünkü o kadar sabredemedim.. Büyük ihtimalle bu kadar çok konuşan bir yaratıktan kurtardığınız için ejderhadan kocaman bir teşekkür öpücüğü alıyorsunuzdur.
Fazla uzatmadan sadede geleyim: Çocuk oyunu bu. Yapımcılar bunu bilerek mi yaptı yoksa istemeden mi oldu bilemiyorum ama maalesef öyle. Oysa MDK tarzı çok esprili ve türle dalga geçen bir oyun da olabilirmiş. Düşmanlarınız kuyruklarının üzerinde zıplayan mor -ve minik- ejderhalar, iki defa vurunca poff diye kayboluyorlar, bulmaca namına ciddiye alınabilecek bir şey yok, netice itibariyle gözünüzün önündeki bir kolu çevirmeyi akıl etmek kayda değer bir zihin cimnastiği gerektirmiyor, kan yok, ölüm yok -karakteriniz asla ölmüyor, sonsuz sayıda baştan başlama hakkınız var- ee ne anladım ben bundan?
3D ortamlar çok basit ve ayrıntısız tasarlanmış, geriye kalan her şey de “2D gibimsi” zaten. Kontrolleri de elden geçirmenizi tavsiye ederim, çünkü default kontrollerle “koşarken zıplamak” için W+R+Alt tuşlarına aynı anda falan basmanız gerekiyor mesela, ben bunu yaptığımda kimbilir hani kısayolu kurcalamış olmalıyım ki abuk sabuk bir Windows penceresi açıldı.
Çocuğunuz için kansız, ölümsüz ve Harry Potter’sız bir oyun arıyorsanız mükemmel seçim. Verdiğim notun düşüklüğüne bakmayın, çocuk oyunu arıyorsanız alabileceğiniz ender sayıdaki “pedagojik tavsiyelere uygun” bir oyun. Geri kalan herkes uzak dursun lütfen.