meltem

2000 yılında The Sims hayatımıza girdiğinde, “Sim” kelimesine uzak değildik. Birçoğumuz SimCity ile bilgisayar başında geçen saatlerde en iyi şehri kurmak için çabalayıp dururduk. Belediye başkanı olup şehrini istediğin gibi kurma fikri harikaydı. Peki bu şehirdeki bir aileyi kontrol etmek nasıl olurdu? Will Wright (Wright kardeşlerden sonraki en mucit Wright olsa gerek.), bu kontrolü bize verdi. Artık hayatımızda gerçekleştiremediğimiz her şeyi yapabilmek için yeterli güce sahiptik. Aslında değildik. The Sims’in ilk versiyonu bir ilk yaşam simülasyonu olarak bizden hayal gücümüzü kullanmaktan başka bir şey beklemiyordu. Ancak sürekli evde geçen saatlerden sıkılmaya başladık, derken eklenti paketleri yağmaya başladı ve bu da bilgisayar başında geçen saatler demekti.

Uzun bir aradan sonra 2004’te piyasaya sürülen The Sims 2 ile üçüncü boyut, Simler’imizin hayatını farklı bir boyuta taşıdı. Yine eklentilerle hayatımız daha da renklendi. Peki daha çok özgürlük? İşte The Sims 3, bu sefer aynı anda tüm beklentilerimizi karşılayacak gibi görünüyor.




Sınırsız bir sanal dünyaya hoş geldiniz!

Evden dışarı çıkmanın zamanı geldi! Bahar havasıyla beraber evler artık boğucu gelmeye başladı. Kendimizi dışarı atmak isteriz ama bu Yaz eve kapanmamız gerekiyor ki Simler’imizi evlerinin dışına taşıyabilelim. Evet, The Sims 3 ile beraber Simler’imiz kasaba hayatı yaşıyor. Komşularımıza gidebiliyor, mağazalardan alışveriş yapabiliyor, koşuya çıkabiliyor ve belki gün batımını izleyebiliyor olacağız.

Yapay zeka, önceki oyunlara göre oldukça gelişmiş görünüyor. Simler’imiz, kontrol edilmeden kendi tercihlerini yapabiliyor, işe gidebiliyor hatta evlenebiliyorlar. Tabii ki kontrolün tamamen sizde olmasını istiyorsanız az, orta veya çok şeklinde seçenekler olacak.

Oyundaki meslekler

10’dan fazla sektörde birçok meslek mevcut. Simler’imiz kariyerlerinde en üst seviyeye ulaştıklarında diğer Simler de buna tepki veriyor. Mesela rock yıldızından imza isteyip bir generale selam çakmak gibi. Part-time işlere de girebileceğiz; kitapçılık ve manavlık gibi birkaç part-time iş kolu da oyuna eklenmiş.

Her mahallenin kendine özgü işyerleri var. Ancak yine Simler’imizi işyerinde, işbaşında göremiyoruz. Simler’imizin iş performansını da biz belirleyebiliyoruz. Performansımıza göre de yeteneklerimiz azalıyor ya da artıyor. İşimizde terfi etmemiz de yine yeteneğimizdeki artış, iş arkadaşları - patron ilişkisi (Bu konuda bayan Simler’imiz daha avantajlı olacaktır belki de.) ve bazı görevlerin yerine getirilmesi ile mümkün olacak.



Oyunda iki farklı yapı var. Birincisi, kendi yarattığımız ve kasaba sakinleri. Diğeri ise kamuya açık binalar. Bunlar hastane, havuz, spor salonu, bar, sanat galerisi, kütüphane ve elbise mağazası gibi, kasaba sakinlerinin ortak kullanabildiği binalar. Bu binaların iç - dış dekorasyonuna hiçbir şekilde müdahale edemeyeceğiz. Ancak geliştirilmiş ev editörüyle -diğer oyunlarda da olduğu gibi- hayallerimizdeki eve sahip olabiliriz. (Tabii ki yine paramızın yettiği kadar.)
Sim yaratmak

Oyundaki “Create a Sim” bölümü beklentilerimizi fazlasıyla karşılayacak. Diğer oyunlardaki kalıplaşmış seçenekler yerine bu oyunda oldukça yaratıcı olabiliyoruz. Yüzümüzdeki her ayrıntıyı ayarlayabilecek, saçımızı istediğimiz renge boyayabileceğiz; hatta tamamen ya da parçalı boyamak da mümkün olacak. İster kaslı, ister şişman, ister zayıf... Şişmanlık ve zayıflık arasında geçişler de iyi ayarlanmış.

Hem kadın, hem de erkek karakterler için üç farklı ses tonundan birini seçebileceğiz. Ayrıca Simler’in favori yiyecekleri ve müzik tarzları gibi kişisel özelliklerinde seçimler yapabilmemiz mümkün olacak. Kişisel özellikler konusunda en büyük yenilik, 63 farklı karakteristik özellikten birini seçebilecek olmamız. Her yaş evresinde de belli sayıda farklı karakter özellikleri seçebileceğiz. Başka bir deyişle, Simler’imize sıfat takmış olacağız. Bu seçeneklerden birkaçı şöyle: Adversarial (Saldırgan), Athletic ( Atletik), Artistic (Sanatsal), Childish (Çocuksu), Clumsy (Sakar), Commitment Issues (Söz Geçirilemeyen), Dreamer (Hayalperest), Excitable (Heyecanlı), Family-Oriented (Ailesine Bağımlı), Idealistic (Ülkücü), Kleptomaniac (Hırsız), Loner (Yalnız), Lucky (Şanslı), Mooch (Beleşçi), Paranoid (Kuşkucu), Schmoozer (Yalaka), Shy (Utangaç), Slob (Pasaklı), Tramp (Serseri), Unlucky (Şanssız), Vegetarian (Vejetaryen).




Göze çarpan diğer yenilikler

Son olarak oyundaki diğer yenilikleri sıralayayım: Mutlu hamilelik geçirenlerin çocuklarının karakterleri daha iyi olacak. Artık bir Sim’in "mood"u, yani ruh hali, tuvalet ve benzeri kolay ihtiyaçlarla değil, o sıralar içinde bulunduğu durum ve meydana gelen olaylar ile alakalı olacak. Bir Sim'in gün içinde hangi aktivitelere ne kadar zaman ayıracağını ayarlayabileceğiz. Eşyalarda da renk / desen değişiklikleri yapabileceğiz ve eşyaları 360 derece döndürebileceğiz. Günün evreleri var; gün doğumu, gün, gün batımı, gece... Ayrıca Güneş ve Ay da hareket edecek. Cep telefonu ile resim çekip duvara asabileceğiz. Sim'lere araba çarpabilecek! Bazı derneklere bağış yapabileceğiz ve bu da ruh halinizi olumlu etkileyecek. Gün batımı ve doğumu sırasındaki aydınlatma ve gölgeler geliştirilmiş; rüzgarda yapraklar kımıldamayacak. Simler kamuya açık mekanlara ortak olabilecek veya işyeri satın alabilecek. Ortaklık ücreti yüksek olsa da bu tür yerlerden iyi bir gelir sağlamak mümkün olacak.
Sahibi olduğumuz işyerinde çalışanlarımızı kovabileceğiz ve işyerimizden de bedava yararlanabileceğiz. Yaşlanma hızını tercihimize göre 10 Sim günü ile 1000 Sim günü arasında ayarlayabileceğiz.

Hareketli kasaba hayatında ailenizle sinemaya, sergiye, konsere gitmek mi yoksa zengin ve göbekli bir işadamı olup deniz kıyısında konak sahibi olmak mı... Ya da bir rock star olmak mı? Seçim sizin...

The Sims 3, beklentilerin tamamını karşılayabilecek mi, bilemiyoruz ancak satış rakamlarıyla Electronic Arts’ı bir kez daha tatmin edeceği kesin.