Story ve Special Forces olmak üzere iki farklı modun yer alacağı MW2’de, Special Forces modunun diğerine göre çok daha zor olacağı sanılıyor. Hikayeye ilk oyunun bıraktığı yerden devam eden MW2, Rusya’da başlıyor, politik istikrarsızlığı ve radikal milliyetçi akımdan doğan tehlikeleri konu alıyor. İlk oyunda Sergeant Price ve onun -bizim de dahil olduğumuz- bölüğünün kahramanlıklarına rağmen Rusya’daki durumda bir gelişme olmaz. Price tarafından alt edilen Zakhaev’in eski ortağı Makarov’un, Rusya’da bir güç santralini eline geçirmesi üzerine tehlike sinyallerini önceden fark eden “uluslararası güçler”, Makarov’un icabına bakması için dünyanın en seçkin askerlerinden oluşan Task Force 141’i Rusya’ya gönderir. Tam anlamıyla anlaşılamayan bu yeni tehdidin ve TT141’in edindiği görevin, dağda geçen bu bölümde yavaş yavaş ortaya çıkacağı belirtiliyor. Görevlerin ilk oyuna göre daha esnek olacağı MW2’nin birden fazla sona sahip olacağı ve dolayısıyla oyun içinde alınan kararların o anki görevi ve oyunun sonunu dinamik olarak etkileyecek olması da güzel bir ayrıntı. İlk oyunda en çok eleştirilen iki özelliğin, yani bitmek bilmeyen düşman akınları ve kısa oyun süresi hakkında West’in yorumu şu şekilde: ”İlk oyunun oynanış süresinden ve kendini tekrar etmeyişinden dolayı gayet memnunum ancak düşman sayısına olan eleştiriyi göz ardı etmediğimizi söyleyebilirim. Oyunun daha uzun olmasını istemeleri ise bence oyunun başarılı olduğu anlamına geliyor.”

Infinity Ward, yapım aşaması sürecinde oldukça fazla sayıda ve ilgi çeken senaryo üretildiğini ve incelendiğini ancak herhangi bir sebepten oyuna uygun olmayanların elendiğini, geriye kalan senaryodan ise oyuncuların oldukça fazla keyif alacağını iddia ediyor. (Firmanın geçmişine bakınca bu iddianın boşa çıkmayacağını tahmin etmek güç değil.)

Special Forces modunda kaç adet bölüm olacağını söylemek için daha çok erken olduğunu belirten West, sözlerine şöyle devam ediyor: ”Merak etmeyin, bu mod MW2’nin çok önemli bir bölümünü oluşturacak.” Kapıları patlatarak açmakta kullanabileceğimiz patlayıcılardan (Breaching Charge), kurşun geçirmez şeffaf kalkanlara (Riot Shield) kadar bol sayıda ekipmanın bulunacağı Special Forces modunu co-op olarak oynamanın, hikaye modunu co-op olarak oynamaya nazaran çok daha uygun olduğunu belirten West, şunu da vurgulamadan geçmiyor: ”Co-op üzerine pek çok deneme yaptık ancak bu türün hikaye moduna uymadığını rahatlıkla söyleyebilirim.“ Özellikle iki oyuncu için tasarlanan co-op modlarına özel olarak hazırlanan haritalarda, ikinci bir ”zekanın” oyuna dahil olmadığı zaman, bölümü bitirebilmenin hiçbir imkanı olmadığı belirtiliyor. İki kişilik bu bölümlerde, ortağınız ile yapabileceğiniz taktiklerinse çeşitlilik gösterebileceği, uyumun sağlanması neticesinde de bu çeşitliliğin ancak hayal gücü ile sınırlanabileceği iddia ediliyor. Co-op oynanışın oldukça rahat olacağı belirtilen MW2’de, HUD üstündeki küçük bir ok ve küçük haritamız sayesinde ortağımızın bulunduğu yerden her an haberdar olurken, vurulan oyuncunun, bir yandan kan kaybederken diğer oyuncu tarafından daha kolay ve güvenli bir biçimde iyileştirilebileceği bildiriliyor.

Infinity Ward, Special Forces co-op görevlerini arkadaşlarımızla online olarak nasıl oynayabileceğimiz ve indirilebilir içeriğin neler olabileceği hakkında ise tartışmaktan kaçınıyor. PC sürümüne co-op sisteminin nasıl adapte edileceğini düşünmeden edemiyoruz. Belli bir süre sonra sıkıcı hale gelebileceği aşikar olan co-op görevlerine, aylık olarak belli meblağlar karşılığında yenilerini ekleyip ekleyemeyeceğimizi merak etmeden de duramıyoruz.

Aksiyon sırasında ve oyun boyunca hiçbir zaman kontrolün oyuncunun elinden alınmayacağını belirten West, ”Bu durumda gerçek bir askerin neler hissedebileceğini birebir olarak oyuncuya yansıtmaya çabalıyoruz.” diyor. Rio de Janerio’dan Rusya’ya ve hatta Afgan çöllerine kadar çok çeşitli ortamlara konuk olacağımız MW2’de, çok geniş tutulan harita tasarımlarının, yapımcılara olduğu kadar oyunculara da serbestlik tanıyacağı, gideceği yola oyuncunun kendisinin karar vereceği belirtiliyor. Haritaların sadece bazı kısımlarının bile birçok oyunun tüm haritaları kadar geniş olacağı vurgulanıyor. Her bölgenin kendine has özelliklerinin olabildiğince gerçekçi yansıtılmasının yanında birden fazla seçenek sunulan oyuncuların, bölümlerin gizli ve keşfedilmeyi bekleyen farklı yönlerine yol alabilecekleri söyleniyor. Haritalar tasarlanırken, arka planların genelde tek boyutlu fotoğraflardan oluştuğunu belirten Infinity Ward, kolaya kaçmadıklarını ve oyunda göreceğimiz her şeyin tek tek modellendiğini vurguluyor. Oyunu nasıl oynayacağınızsa tamamen size kalmış: İster gizlenerek, isterseniz ortalığı yakıp yıkarak oyunu bitirebilirsiniz. Bu konuda oldukça hassas davrandıklarını açıklayan West, gizlilikten hoşlanan oyuncuların da tam anlamıyla tatmin edileceğini iddia ediyor.

Heyecan verici co-op sisteminin aksine, multiplayer modu hakkında pek fazla bilgi mevcut değil maalesef. Bizi güzel sürprizlerin beklediğini umduğumuz MW2’de, tek kişilik modda da olacağı onaylanan kalp atışı sensörlerinden, kullanılabilir taretlere kadar birçok detay, multiplayer modda er alacak. Ayrıca oyunda “meşhur” olabileceksiniz. Sistemin ayrıntılarını henüz açıklamasa da, konuyla ilgili olarak şunları dile getiriyor West: ”İlk oyunda istediğimizi tam anlamıyla başaramadık ama bu sefer bu işe oldukça fazla vakit ayırdık. Dikkate değer işleri başaran oyuncuları bir şekilde duyacak ve hatta onları hatırlayacaksınız.” Yapılan bu dikkate değer işleri video olarak izleme imkanı sunan bir sistemin oyuna adapte edilip edilemeyeceğini merak ediyorum.

West, yapımcı ekip tarafından ortaya atılan değişik ve orijinal birçok fikirden, yapımcının oyuncuya hissettirmek istediği tecrübeye bir türlü uyum sağlayamadığı için vazgeçildiğini belirterek şunları söylüyor: “Oyun bittiğinde her şeyin birbirine sıkıca bağlandığını ve içi içe geçtiğini göreceksiniz. Devrim niteliğinde bir iş olacak! Birbirinden farklı, çılgınca diyebileceğiniz yenilikler barındıracak olan MW2’ye dışarıdan baktığınızda, çok da farklı olmadığını sanacaksınız.”