İnceleme:
Wet work”, genelde KGB ve CIA gibi teşkilatların kullandığı, işin çok kanlı geçeceğini ve hasar miktarının yüksek olacağını belirten bir terimdir. Wet’in isminin kaynağı olan “wet work”, sizlere neyle karşı karşıya olduğunuz konusunda biraz olsun fikir veriyordur sanırım. Şimdi, oyun dünyasındaki beş favori bayan karakterinizi şöyle bir aklınıza getirin. İlk beşi zorlayacak yeni bir karakter geliyor. Wet’te kontrol edeceğiniz Ruby Malone, tarzı, güzelliği ve yetenekleri ile yeni favoriniz olmaya aday. Oyunun senaryosunu, bir dönem “24” adlı dizinin de senaristliğini yapmış olan Duppy Demetrius yazmış. Ruby, tek başına çalışan ve viski müptelası bir kiralık katildir. Piyasada “sorun çözücü” olarak anılıyor ve son aldığı işin sıradan, kısa ve temiz olacağını düşünüyorken aslında çok daha karmaşık olduğunu geç de olsa fark ediyor. Zengin bir adamın oğlunu kurtarmak için yola çıkan Ruby, kendine düzenlenen oyunun farkına vardığında iş işten geçmiş oluyor. Artık kendisini kurtarmak ve bu oyunu düzenleyen adamı bulmak için bol miktarda kan dökmesi gerekecek.
Oyun tamamen aksiyon üzerine kurulmuş. Son zamanlarda sıkça gördüğümüz duvarda yürüme, düşmanın üzerinden atlayarak taklalar atma ve ağır çekimde ateş etme gibi oldukça popüler hareketler burada da mevcut. Peki, nedir Wet’i farklı kılan? Kontrol ettiğimiz Ruby, son derecede atletik biri ve oyun boyunca bütün akrobatik yeteneklerinizi sergilemeniz gerekecek. Ruby çeşitli yönlere zıplayarak taklalar atıyor, düşmanlarının üzerlerine zıplayarak havaya yükseliyor, yerde dizlerinin üzerinde kayıyor ve ateş ederken merdivenlerden kayabiliyor. Kılıç ve silahları birlikte kullanabileceğiniz oyunda animasyonların geçişleri önem kazanıyor. Yapımcılar amaçlarının, oyuncuya bütün bu akrobatik hareketleri yaparken silah ve kılıcı akıcı bir oynanabilirlikle vermek olduğunu belirtiyor. Yani bir yandan duvardan düşmanın üstüne zıplarken, diğer yandan kılıcınızı çekip, düşmanı ikiye bölüp yerde yuvarlandığınızda arada hiçbir animasyon eksikliği ve takılma olmaması gerekir. Bu sebeple hareketler arasındaki geçişler çok önemli oluyor.
Oyun boyunca Amerika, Çin ve İngiltere gibi çeşitli ülkelerde boy göstereceksiniz. E3’te gösterilen demosunda oyunun üç farklı bölümünü görebiliyoruz. İlkinde Ruby, kapalı ve açık alanlarda yerinde durmadan sürekli sağa sola zıplayarak çeşitli hareketlerle düşmanlarını öldürüyor. Wet’te ağır çekimi otomatiğe bağlamışlar; siz herhangi bir düğmeye basarak çalıştırmıyorsunuz, kendisi otomatik olarak hareket yaptığınızda aktif oluyor. Bu özelliği kapatabilecek misiniz, bilemiyorum fakat eğer kapatılmıyorsa sürekli akrobatik hareket yapmak üzerine kurulmuş bir oyun olduğundan oyun sürenizin yarısı ağır çekimle geçecek gibi görünüyor. Diğer yandan yaptığınız bu hareketleri artarda gerçekleştirdiğimizde kombo yapmış oluyor ve daha fazla puan kazanıyoruz. Bu kazanılan puanlarla yeni hareketler ve silahlar açabileceksiniz. Patlayıcı oklar atan bir arbalet de dahil, dört adet yeni silahı açıp onları daha da geliştirebileceksiniz. Oyunun izlediğimiz ikinci bölümünde ise Rage Mode aktif oluyor. Bu sefer öfkeden gözü dönmüş Ruby’nin her yeri kıpkırmızı, düşmanlarını siyah tonlarda ve sıçrayan kanları (“Fışkıran” desek daha yerinde olur.) beyaz renkte gördüğünü fark ediyoruz. Oldukça farklı bir özellik olan Rage Mode’da asıl amaç, öldürebildiğiniz kadar adam öldürebilmek. (Bir nevi bonus bölümü.) Son izlediğimiz bölümde ise otobanda gerçekleşen araç takip sahnesiyle karşılaşıyoruz. Ruby, otomobillerin üzerinden zıplayarak düşmanının aracına olabildiğince yaklaşmaya çalışıyor, kaza yapan araçların üstünden atlayarak yine aksiyonu elinden bırakmıyor. Fakat bu bölümde diğer bölümlere nazaran oyuncuya verilen kontrol biraz daha az; sadece zamanında basılması gereken tuşlardan ve düşmanlarınıza nişan almanızdan ibaret. Tuşlara zamanında basmanızla Ruby, hareketleri kendisi gerçekleştiriyor. Bu bölümü ise -daha çok- bölüm sonu savaşı olarak nitelendirebiliriz.
Wet aslında oynanıştaki çeşitlilik ile dikkat çekiyor. Bunun nedeni, yapılacak görevlerin oynanış tarzlarının farklı olması ve gerçekleştireceğiniz çeşitli hareketler sırasında istediğiniz silahı rahatça kullanabilmeniz. Mesela; Ruby merdivenlerden kayarken ayaklarıyla merdivenin demirini sarıp baş aşağı durarak aynı zamanda ateş edebiliyor ki bu göze gayet hoş geliyor. Bu arada aynı anda iki düşmana birden hedef alabileceğinizi söylemiş miydim? Ağır çekime geçtiğinizde bir düşmana eliniz ile hedef alırken, diğer düşmana otomatik olarak hedef alabileceksiniz. Böylece yere indiğinizde iki düşmanınızda yere yığılmış olacak.
Grafik açısından bakıldığında Wet, pek etkileyici görünmüyor; en azından ben etkilenmedim, hatta bana biraz kötü göründü. Fakat anlıyoruz ki yapımcılar, bunu oynanabilirlik ile telafi etmeye çalışıyorlar. Gerçekten de Wet, aksiyon dolu bir oyun gibi görünüyor. Fakat bunu istedikleri gibi gerçekleştiremezlerse oyunun çuvallaması işten bile değil. (Ruby’nin tarzı bile kurtaramaz.) Son olarak Ruby’yi, Buffy the Vampire Slayer dizisindeki Faith rolünden hatırladığımız Eliza Dushku’nun seslendirdiğini eklesem ilginizi çeker sanırım.