OyunKolik  

Go Back   OyunKolik > Oyun Bilgileri > Oyun Anlatımları ve İncelemeleri

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 08-06-2015, 09:33 AM   #1
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart (PS3) Colin McRae: DIRT2 İncelemesi…

Efsane’nin ismi unutulmayacak, tozu dumana katmaya devam!!! Serinin son çıkan oyunu, Colin McRae efsanesinin PC’lerimizde ve konsollarımızda da ölümsüzleşmesini sağlayan DIRT2′yi inceledik…
Colin seni kimse unutmayacak…



İncelemeye başlarken bu kadar çok Colin McRae’den bahsedip de CMR serilerine ismini veren ve bu ismi taşıyan oyunların kısa zamanda efsaneleşmesini sağlayan Colin McRae’yi şöyle bir anmadan olmazdı;
“5 Ağustos 1968 doğumlu McRae, ralli kariyerine 1986′da kullandığı Talbot Sunbeam ile başladı. İskoç Ralli Şampiyonası’na düzenli olarak katılan McRae, hızı ve ilgi çekici sürüş tarzıyla ismini duyurdu. Sürüş stili, idolü olarak gördüğü ünlü Finlandiyalı ralli pilotu Ari Vatanen ile kıyaslanmasını sağladı. McRae kısa sürede önce bir Vauxhall Nova, daha sonra bir Ford Sierra XR 4×4 kullanmaya başladı. Dünya Ralli Şampiyonası’nda (WRC) ilk kez ortaya çıkması 1987 İsveç Rallisi’nde kullandığı Nova ile oldu. 1989′da ise aynı yerde kullandığı Sierra ile genel sıralamada 15.’liği elde etti. Daha sonra aynı yıl Yeni Zelanda Rallisi’ni arkadan itişli bir Sierra Cosworth ile genel klasmanda beşinci sırada bitirmeyi başardı. 1991′de Colin, Prodrive Subaru takımına İngiltere Ralli Şampiyonası için katıldı. 1991 ve 1992′de iki kez şampiyon oldu. 25 ralli kazandı, 42 kez de podyum gördü.
2007 yılında talihsiz bir helikopter kazasında oğlu ve aile dostları ile birlikte hayatını kaybetti”.
Colin McRae’yi tanımayanlar için bir video eklemek istedim. Bazı ralli meraklılarının kendisini “ölümüne” gidişi ve bu yüzden sağlam kazalar yapması nedeniyle “Colin McCrash” diye isim taktığı da söylenir… Iron Maiden – Fear of the Dark (live) eşliğinde derleme video:

Bir de CMR oyunlarına eklenen efsanevi ses: Nicky Grist co-pilotluğunda araç içi kameradan etap videosu… CMR oyunlarında Nicky’nin “jump..maybe…” sesini uzun süre arkadaşlarla “jump baby” diye anlayıp daha sonra buna baya bir güldüğümüzü de unutmam

Size oyun içinden görüntüler içeren bir video koymayı da ihmal etmedik;

Durmak yok, gazlamaya devam!
Oyuna ilk olarak Subaru Impreza ile başlıyoruz. Aslında bu aracı Subaru’nun WRC çıkartmaları ile görmek isterdik ama oyunumuz artık WRC’den çıkıp başka bir yöne gittiğinden, öyle yapmamışlar. Hatta Colin McRae ölünce, Codemasters yeni pilotu WRC’den seçmek yerine Amerika’ya gitmeyi tercih ederek, Ken Block’u bünyesine katmış. Artık yeni adamımız Ken Block. Şaşırtıcı biçimde Amerika’dan çıkmış bir pilot ve “çaylak” olmasına rağmen kısa zamanda rallilerde dikkatleri üzerine çekmiş bir isim. Amerika’dan çıkmasına şaşırıyorum çünkü onlar genelde Nascar, Indy vs. gibi pist yarışlarına ve düz yolda gazlamaya meraklılar. Ayrıca dünyanın en saçma sapan kazalarını yapan ve otomatik vitesten başkasını kullanamayanlar da yine Amerikalılar olduğundan, Ken Block gibi bir isme iyice şaşırıyorum



Herneyse, Dirt’e geri dönersek… Evet ilk Dirt’e dönelim… İlk CMR: Dirt oyunu çıktığında bazı ralli meraklıları ve serinin daha önceki oyunlarını oynamış olanlar beğenmedi. Çünkü CMR 1, 2, 3, 04 ve 05′te sürüş fizikleri durmadan değişti ve Dirt’te de bozuldu. En çok beğenileni 2′deki fiziklerdi, gerçi ondaki aracın kayma tepkileri abartılıydı ama iyiydi, 3′te fena halde bozdular, birçok kişi beğenmedi, 04′te yine düzelttiler, 05′te de bu çizgiyi korudular. Bu CMR’ler WRC tadında ve WRC etaplarını içerirken Codemasters başka bir alana da el atmak istedi ve DIRT’i çıkardı. Ancak bu oyunun sürüş fizikleri gerçekten çok kötüydü. Toprakta frene basınca cart diye aniden duran ralli otomobili mi istersiniz, virajları frensiz dönmeyi mi? Fazla arcade olmuştu anlayacağınız. WRC’den çıkıp Amerikalıların daha çok sevdiği “Buggy ve Baja” tipi yarışlar, 4×4 büyük jiplerin katıldığı zorlu toprak yarışları içermesi güzeldi. Hatta kamyonlar bile vardı. Fakat tüm bunlar oyunu kurtaramadı ve ilk DIRT çok fazla ses getiremeden yokolup gitti. Anca benim gibi ralli severlerin arşivinde bulunuyor
DIRT2 ile Codemasters ilk oyunda yaptığı hataları tamamen düzeltmiş görünüyor. Sürüş fizikleri gerçekten çok başarılı. Ralli etaplarını oynarken kendimi elden geçirilmiş ve yenilenmiş bir CMR 04 ya da 05 oynuyormuş gibi hissettim.



Kirli bir tur olacağı belli...


TIRT değil, DIRT!!…

Oyun her anlamda çok sağlam olmuş. İçerik, grafik, müzik, ses, hiçbir eksik yok.
Oyuna birçok yapımda olduğu gibi kısıtlı imkanlarla başlıyorsunuz, “gel seni bi deneyelim” diyorlar, durmadan birinci olmaya başlayınca “vaay sende iş varmış, al sana şu kadar ödül, al sana yeni araçlar” diye geldikçe geliyor sonrasında… Oyunun kariyer seçeneğini seçtiğinizde uzuuuunca bir oynanış süresi sizi bekliyor. Normal planlı yarışlar haricinde yarış kazandıkça size meydan okuyan, “gel şurada yarışalım, yersenn” diyen rakipler, sizi bir sürü değişik yarışın içine çekiyor. Bu bir sürü değişik yarışta bazen sizi salt eğlenceye sürükleyenler de var, örneğin bir ralli etabında yol boyunca tek tek dizilmiş kutucuklara çarpıyor ve her çarptığınız kutu için 2-3sn’lik ek zaman alarak zamanınız bitmeden bitişe ulaşmaya çalışıyorsunuz. Normalde bazı oyunlarda bu tip “arcade” öğelerine “amaaan bu oyunda ne işi var yahu, olmamış” diye burun kıvırırım, DIRT2′de ise bu çok güzel bir biçimde yapıma yedirilmiş. Arcade gibi ilerleyip, simülasyon tadında araç kullanabiliyorsunuz. Bu da oyunun uzun vadeli ve sürükleyici olmasını tetikleyen en büyük etkenlerden biri.
Buggy’ler, dev jiplerle çöl benzeri etaplarda yarışlar, ralli araçlarıyla etaplarda zamana karşı yarışlar, özel hazırlanmış pistlerde ralli araçlarıyla toplu halde yarışlar, ne ararsanız var. Ayrıca sahip olduğunuz araçlara ek paralar harcayarak “ralli kiti” vs. gibi kitler alarak aynı aracı başka yarış türlerinde de kullanılabilir hale getiriyorsunuz. Bunların haricinde değişik modifiye imkanları da mevcut, aracın dışındaki sponsor çıkartmalarını değiştirebilir, konsolunuza gözleri siz hoplayıp zıpladıkça dönen kurukafa gibi gırgır aksesuarlar koyabilirsiniz.



Gazla bakalım Ken!!


Grafikler ise şapka çıkarılacak vaziyette. Daha önce GRID’de de kullanılan EGO grafik motoru üzerinde çalışmalar yapılarak DIRT2′de de kullanılmış. Kokpit tasarımları, araçların modellemeleri, toz toprak efektleri, her şey çok güzel yapılmış. Araç içi kamerada bir ralli etabında su birikintisinden geçin ve ön camın ıslanması ve akabinde sileceklerin çamurlu camı silmeye çalışmasını ağzınız açık seyredin Bunun bir videosu vardı ve daha oyun çıkmadan “yuh bu nasıl bir şeydir böyle?” demiştim, ancak bir türlü o videoyu bulamadım. “Ne var bunda?” diyebilirsiniz ama bu olayın şu zamana kadar hiçbir oyunda başarılamamış bir görsel olduğunu söylemeliyim. Ayrıca yine bu içinden geçtiğimiz suyun dalgalanması ve gerçekçi bir şekilde araçla geçerken sağa sola sıçraması çok güzel yapılmış.


Birbirinden güzel ralli araçları haricinde bu canavarlar da bizim olabilecek


Müzikler, araçların sesleri, hasar, çarpma, taş toprak sesleri artık Codemasters’ın uzmanlık alanı olduğundan, bunlarda hiçbir eksik yok, o kadar yarış oyunu tecrübesinden sonra bunların kötü olması beklenemezdi zaten. Oyunun hemen başında kullandığınız Subaru Impreza’nın da motor sesinin gerçeğine çok yakın olduğunu da belirteyim, dikkatli kulaklar Boxer’ın sesini yakalayacaktır Menülerde güzel parçalardan oluşan bir liste çalıyor, oyun içinde ise ben müzikleri kapatıyorum. Yarış oyunu oynayıp da motor, araç ve yola ait sesleri müzikle karıştırmak bana hiçbir zaman doğru gelmemiştir
Oyunda güzel bir yapay zeka da sizleri bekleyenler arasında, sizi çoğu zaman sağlam bir şekilde zorluyorlar. Kendi kendilerine kaza yapıyorlar, birbirlerini zorluyorlar, ne ararsanız var. Arada sürücüler kendi aralarında konuşuyor. Örneğin bir yarışta ikinciyim ve Ken Block önümde tüm gruba fark atmış durumda, diğer araçların birinden “Ken’i gören oldu mu?” diye bir ses geliyor ve hırs yapmış giderken birden gülümsemeye başlıyorsunuz. Tabi bazen takım arkadaşlarımız da bize tavsiyelerde bulunup bizi gaza da getirmeye çalışabiliyorlar. Ya da etapta tam gaz giderken bir taşa çarpıp yola devam edebildiğinizde co-pilot’unuz “bişey yok bişey yok devam et” diyor, ya da çok fantastik hareketler sonucu hala yoldaysanız “what a drive!!!” diye tepkisini dile getiriyor.
Ancaaak diğer yarışçılarla en büyük zevk nasıl çıkar? Tabi ki online olarak… Şu sıralar Shift’in online’ına sarmış vaziyetteyim ancak DIRT2 de çok güzel bir deneyim sunuyor, kesinlikle denenmesi gerekli. Codemasters burada da tecrübelerini konuşturuyor ve EA gibi o da başarılı bir multiplayer’a imza atıyor. Bir ara bizim Thrall’la denk gelebilirsek onunla da kapışacağız



"Ken aabi yapma gözünü seveyim, anammm, oiiiyyyyyyy"


Selaaaaaam Dur!
Codemasters yine durup durup turnayı gözünden vurmuş diyebiliriz. İlk oyunda yaptıkları hataları iyi bir biçimde düzeltmiş ve “kusursuz” denilebilecek bir oyun çıkarmışlar. Oyunun hiçbir eksiğini göremedim desem sanırım doğru olur. Hele bir de güzel bir direksiyon setiniz varsa, bu oyunu mutlaka onunla oynayın. PS3′te gamepad ile de oynanıyor ancak hiçbir şey direksiyonun yerini elbette tutamıyor. DIRT2, artık “rahmetli” diyeceğimiz Colin McRae’nin anısını güzel bir şekilde yaşatacak ve ismine yaraşır bir yapım olmuş. Ken Block için ise iyi bir fırsat, bakalım o da Colin McRae gibi yıllar içinde efsaneleşebilecek mi, bunu zaman gösterecek.
meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı



Tüm Zamanlar GMT Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:04 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.9
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Canlı bahis siteleri istanbul escort eryaman escort bursa escort bursa escort bursa escort

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35