meltem

Sucker Punch, 1997 yılında kurulan ve ilk olarak bir Nintendo 64 oyunuyla oyun dünyasının karşısına çıkan bir firmaydı. Ancak birkaç yıl içerisinde Sony ile iyi ilişkiler kuran firma, 2000 yılından itibaren PlayStation oyunları hazırlamaya başladı. Bugüne kadar da Sly serisini geliştiren firma, ilk defa bir PlayStation 3 oyunuyla, hem de oldukça iddialı bir yapımla oyuncuların karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 26 Mayıs 2009 tarihinde piyasaya sürülecek olan Infamous, oynanışa getirdiği farklılıkla biz oyuncuların aklını çelmeye çalışacak. Hal böyleyken bize gönderilen demo sürümünü zaman kaybetmeden konsolumuza yerleştirdim ve oyun kurcalamaya başladım.
Yükleme ekranında beliren alıntılar bir an olsun beni şaşırtsa da bunun bir yükleme ekranı olduğunu fark etmem geç olmadı. Sonrasındaysa harabeye dönen Empire City’deki bir binanın çatısına kurulmuş bir oturma odasında buldum kendimi. Burada koltuğuna yayılmış halde duran yakın dostumuz Zeke, sahip olduğumuz yetenekleri nasıl kullanabileceğimizle ilgili kısa bir bilgilendirme yaptıktan sonra bizi peşine takıyor ve mini bir şehir turu yaptırıyor. Bu tur sırasında birkaç özelliğimizi daha öğreniyoruz. İlk olarak L1 ile nişan alıp R1 ile önümüzdeki herhangi birine veya objeye elektrik verebiliyoruz. Bu sayede başrol oyuncumuz Cole’un ne kadar tuhaf bir özelliği olduğunu keşfediyoruz. Bir diğer özelliğimizse yine L1 ile nişan aldıktan sonra X’e basarak yarattığımız Shockwave, yani şok dalgası. Bu özellik sayesinde önümüzdeki her şeyi itebiliyoruz. (Star Wars: The Force Unleashed tadı aldım hemen.) Demoda bu özelliğimizi kullanarak park halindeki otomobilleri itiyor ve birinin altındaki silahı Zeke’in almasına vesile oluyoruz. Artık sırada başka bir mini görev var.



Zeke’i takip ettiğimizde büyük bir anıt ve bu anıta takılıp kalan yardım paketini görüyoruz. Harabeye dönen ve karantina altına alınan Empire City’deki insanları düşünen (!) hükümet, zaman zaman gökyüzünden saldığı yardım paketleriyle halkın karnını doyurmasını sağlıyor. Ancak bu paketlerden biri, düşüşü sırasında anıta takılınca bizim olaya müdahale etmemiz gerekiyor. X tuşuyla zıplayabildiğimiz oyunda, çevredeki her türlü direğe ve çıkıntıya tırmanabiliyoruz. Hareket açısından biraz sert animasyonlarla da olsa örümcek gibi her yere tırmanabilen Cole, bu yeteneğini ilk olarak paketi aşağıya indirmek için kullanmalı. Biraz zor ve riskli gözükse de, yüksek yerlere tırmanmak oldukça kolay. Anıta tırmandıktan sonra paraşütün kancasını kırıyor ve böylece yardım paketinin insanlara ulaşmasını sağlıyoruz. Ama o da ne! Şehirde Reapers olarak adlandırılan ve her türlü kaynağı kendisi için kullanmaya çalışan bir çete var. Bizim yaptığımız bu aksiyonu gören çete elemanları anında ortamda bitiyor ve insanlara korku salıyor.

Tam da bu noktada oyunun bir diğer özelliği olan Karma State ortaya çıkıyor. Reaper tayfasını hallettikten sonra bizi iyi biri olarak benimseyen siviller, anında gıda paketlerinin çevresine toplanıyor ancak bu durumda karşımıza bir yol ayrımı geliyor: İyi ya da kötü olmak. Oyundaki Karma State sistemi, sivillerle olan ilişkilerimize göre şekillenen ve bizim iyi (Good) ya da kötü (Evil) olduğumuzu gösteren bir sistem. İçinde bulunduğumuz durumda sivillerin yiyecekleri almasına izin verirsek iyi bir şöhretin ilk adımlarını atıyoruz. Böylece ekranın sol üstünde yer alan ve maviden kırmızıya geçiş yapan göstergenin ibresi maviye yöneliyor; ayrıca olay sonunda yanımıza gelen eski kız arkadaşımız Trish de bize güzel şeyler söylüyor. Ola ki insanlara elektrik verdik ya da şok dalgasıyla onları ittik, bu durumda da ibre kırmızıya kayıyor ve kötü biri olma yolunda ilk adımlarımızı atıyoruz; haliyle Trish de yanımıza geldiğinde sitem dolu cümleler sarf ediyor.

Oyunun temel yapı taşlarından biri olan Karma State, oyun boyunca tercihlerimize göre şekilleniyor ve oynanışa direkt olarak etki ediyor. Karakterimizin daha keşfedilmeyi bekleyen birçok Power özelliği var ve tercihlerimiz, bu özelliklerin açılması ve gelişimi açısında önem teşkil ediyor. Aldığımız görevlerde sağladığımız başarıya göre tecrübe puanı alıp bu güçleri birer birer açmak da mümkün. Öte yandan karma sisteminin tek etkilediği şey güçlerimiz değil. Ne kadar iyi bir insan olursak Cole’un görünümü o kadar iyi (?), ne kadar kötü bir insan olursak da o derece kötü ve agresif bir hal alıyor. Karakterin böylesine değişken olması oldukça hoş bir özellik olmuş.



Infamous’un temel özelliği, Cole’un elektrikli (!) bir karakter olması tabii ki. Sahip olduğu bu özellik sayesinde iyi ya da kötü şeyler yapabiliyor. Peki bu elektrik gücü sonsuz mu? Tabii ki hayır. Güçlerimizi kullandıkça ekranın sol üstündeki göstergede elektrik gücümüz azalıyor ve en nihayetinde bitiyor. Bu durumda yapmamız gerekense kendimizi şarj etmek! L3’e bastığımızda beynimizden yayılan dalgalar eşliğinde etraftaki elektrik kaynaklarını görebiliyor, herhangi birinin yanına gidip L2’ye bastığımızda da kendimizi şarj ediyoruz.

Oyunun elektrik gücü ve karma sistemi üzerine oturtulan yapısı, oynanışa yenilikler getirerek eğlenceli bir oyun yapısı sunuyor oyuncuya. Tek bölümlük demo boyunca da en azından demoda yer alan tüm özellikleri test ettim ve hepsinin gayet başarılı uygulandığını gördüm. Bu durumda 26 Mayıs’ta çıkacak oyunu sabırsızlıkla beklemeye başladığımı da söyleyebilirim.

Oynanışa getirdiği yenilikler ve içeriği ile ön plana çıkan Infamous, görsel olarak da oldukça başarılı olmasına rağmen anti-aliasing özelliğinin olmaması zaman zaman rahatsız edebiliyor insanı. Yine de piyasaya çıkışından itibaren PlayStation 3 sahiplerinin mutlaka alması gerektiğini düşündüğüm bir oyun geliyor.