OyunKolik  

Go Back   OyunKolik > Oyun Bilgileri > Oyun Anlatımları ve İncelemeleri

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 08-21-2015, 09:14 AM   #1
Senior Member
 
Üyelik tarihi: Apr 2015
Mesajlar: 11.064
Standart Garshasp: The Monster Slayer - İnceleme

God of War oyun dünyasının en iyi serilerinden biri, hatta bazı kullanıcılar için “En iyi oyun” sıfatında. Oyun dünyası, God of War’un fanları ve gediklileri ile dolu. Hatta ben bile, vakti zamanında PSP’ye çıkan God of War: Chains of Olympus’un demosunu oynamış ve hemen arkasından gidip kendime bir tane PSP almıştım. İlk iki oyun beni PlayStation 2 başında sabahlatmıştı. Üçüncü oyunda ise PlayStation 3 ile bütünleştim desem yeridir. İşte GOW ve Kratos böylesi bağlayıcı harika bir klasik. Üçüncü yapımla birlikte PlayStation 3’te efsaneye veda ettik, umarım gerisi gelir diyeceğim, ancak Sony’nin ne yapacağı belli olmaz. Neyse buradan kısa kesip asıl meseleye gelelim, yani Garshasp: The Monster Slayer’a!

Çekilin yoldan

Garshasp’ın yapımcı koltuğunda Pasadena, Texas merkezli Dead Mage Studio oturuyor, hem de nasıl bir oturuş, çünkü oturup bütün GOW’ları oynamışlar ve biz de bir tane yapalım demişler. Oyun dibine kadar Kratos’un çoğu kısmını almış ve içmiş. Dead Mage Studio bu konuda temiz bir ders çalışması yapmış anlaşılan. Aslında Garshasp, Fanafzar Sharif Game Studios’un başladığı, ama Dead Mage tarafından bitirilen bir proje. Gelelim oyunumuzun içine dışına neler varmış neler yokmuş, onları anlatmaya…



Konu İran mitolojisine dayanıyor. Garshasp, kahramanımızın adı ve mitolojide de bir canavar avcısı. Kısaca bahsetmek gerekirse öldürülen erkek kardeşinin kanını yerde bırakmak istemiyor ve intikam almak için yola koyuluyor.

Oyunun içeriğinden bahsedecek olursak, kendisi ucuz bir GOW klonu.
Kahramanımızla üstümüze gelen düşmanları bir güzel kesip, arada karşımıza çıkan ufak bulmacaları çözüyoruz. Düşmanlarımız çeşitli ve hepsi de sevimli.

Yapay zeka arıyorsanız aramayın, zaten aksiyon dolu ve önümüze gelene daldığımız Garshasp’tan da bunu pek beklemedim. Yine de düşmanlarla kapıştığınız zamanlarda hiç bir şey yapmadan biraz durursanız, size saldırı yapamadıkları ve bolca kaçırdıkları hitleri de görebilirsiniz. Zorluk seviyesi en üstte de olsa, sadece güçleri ve vuruşlarının hasarları biraz daha fazlalaşıyor. Düşmanlarımız arasında normalleri dışında, biraz daha güçlü olanları ve boss’larımız da bulunuyor. Yeri geldiğinde vuruşlarımızı engelleyen kalkanlı rakiplerimiz çıkarken, bazen de diğerlerine göre hasarı daha yüksek düşmanlarda gelebiliyor. Buralar da GOW ve başka oyunlardan tanıdık esintileri hissedebilirsiniz.

Çıkışta kavga var!

Dövüş sistemi son derece basit ve vuruş hissi de eksik, yapay. Normal ve ağır vuruşumuz var, ayrıca gelen atakları da blok edip, sağa sola hızlıca kaçabiliriz. Öldürdüğümüz düşmanlardan, çevredeki kürelerden veya bazı kırıp döktüğümüz eşyalardan kırmızı küreler topluyoruz (Ne tanıdık ama değil mi?). Bunlar bize puan sağlıyor desek yalan olmaz. Böylece zaman içinde karakterimiz bazı özel hareketler öğreniyor. İki normal bir ağır vuruş etrafa bir güzel ateş dalgasıyla sarsabiliyor. Bu hareketleri karakter otomatik olarak kazanıyor.

Toplamda üç farklı barımız var. Bir tanesi mavi yani sağlığımız, diğeri kürelerden gelen puan ve en son olarak bazı özel hareketleri yapmamızı sağlayan başka bir bar. Bazı özel vuruşları işte bu dolan bar sayesinde gerçekleştiriyoruz. Rakiplere vurdukça doluyor, ancak boşa çıkan vuruşlarda da eksiliyor. Bardaki doluluk oranına göre blok halindeyken yapabileceğimiz bazı hareketler gerçekleştirebiliyoruz. Bunlar dışında Prince of Persia ve GOW’dan hatta başka oyunlardan da bildiğimiz; düşmanı kapıp, yere yatırarak boğazını kesmek gibi atraksiyonlar da yapabilirsiniz. Bunun gibi durumlarda kamera biraz daha yakına gelip, gerçekleşen aksiyonu gösteriyor.




Yine tanıdık bir manzara, yani meşhur iş bitirici Fatality’ler var: mesela karşınıza kuvvetli bir rakip veya boss çıktı diyelim. Onu haşat ettikten sonra kafasında kırmızı bir işaret çıkıyor (Hımm, bunu daha önce nerede görmüştüm?). İşaret çıktığında etkileşim tuşuna bastığınızda ekranda aşağı, yukarı, sağı ve solu gösteren işaretler çıkıyor. Bunlar belirttiğim gibi yönlere eşit ve hangi yöndeyse ona uygun tuşa basıyorsunuz. Eğer başarılı olursanız ölüm vuruşu gerçekleşiyor. Oyun bu durumda biraz daha ağır çekime giriyor.

Kes, biç, parçala ama nereye kadar

Yapımda her şey aksiyonla sınırlı değil. Kolayca çözebileceğiniz bulmacalar, engeller ve yeri geldiğinde hoplayıp zıpladığımız platformlar var. Bir yerin kapısını zamanında açmak veya heykellerin kollarını indirip, mekanizmayı sağa sola döndürmek, gelen hareketli asansöre binmek gibi klasik sahneleri canlandırıyoruz. Zaten ne yapacağınız size oyun içi görüntüyle gösteriliyor. Bir yere geliyorsunuz kapalı bir kapalı var ve onu açan kol başka tarafta. Kamera oraya doğru gidip, bak burası bunu açar tarzında kolu ve kapıyı gösteriyor. Karakterimiz aynı Kratos gibi bir ayağını dayayıp çekiyor veya indiriyor, böylece iş bitiyor.

Animasyonlar da keşke biraz değişiklik olsaymış yine GOW yine GOW. Yeri geldiğinde hançerimiz sayesinde yukarılardan aşağılara kayarak inebiliyor, oradan oraya da bir güzel zıplıyoruz. Yapımın gidişatı çizgisel. Kaybolmak isteseniz bile yapamazsınız. Gideceğiniz noktalar belli ve yeri geldiğinde gitmeniz gereken yol parlak bir noktayla size gösteriliyor.

Garshasp’ta çeşitli küreler var. Ateş parçası gibi yanan, dikenli küremiz bize kayıt yapma imkanı sağlıyor. Kapan gibi mekanizmaların içinde yer alan mavi ve kırmızı küreler var. Kırmızılardan zaten bahsetmiştim, maviler ise sağlık veriyor. Ayrıca farklı farklı karşımıza çıkan mavi renkte başka bir enerji küresi var ki, bu da sağlık barını arttırıyor. Küreleri almak için mekanizmaları açarken karakterimizin animasyonları gene Kratos’un sandık açma merasimine benziyor. Tam bir klon savaşı var önümüzde.

Canavar yapı

Garshasp, OGRE 3D (Object-Oriented Graphics Rendering Engine) motoruyla geliştirilmiş. Grafiklerden pek bir şey beklemeyin yoksa hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Genel olarak görsellik oyunda vasatın altında seyrediyor. Belki bundan birkaç sene önce çıkmış olsaydı, o zamanlar daha iyi olabilirmiş; ama günümüzün gerisinde kalmış. Yine de bazı sanatsal simgeler güzel resmedilmiş. Arada karşımıza çıkan ara videolar gayet iyi iş yapıyor.



İlerledikçe hikayeyi bizlere anlatan bir dış ses var, atmosferi de tamamlıyor. Bunlara ek olarak bir de müzikleri de dahil etmek lazım. Müzikler genel olarak hoşuma gitti, tamamlayıcı bir etkisi var. Eksilere dahil olarak kontroller bazen sorunlar çıkartabiliyor ve oyun içi hatalar yaşanmıyor değil. GOW’la olan benzerlik çevrede de kendini belli ediyor. Bazı bölümler GOW tadı veriyor. Oyun içi ve dışındaki menü tarzı da POP: Warrior Within’i hatırlatmadı değil…
Garshasp: The Monster Slayer uzun soluklu değil. Sadece iş klasik Hack’n Slash’e kalmıyor, arada karşımıza çıkan bulmacalar ve platformlar arası zıplamalar, kaymalar çizgiselliği biraz ortadan kaldırıyor. Grafikler belki üst düzey değil, ama oyun düşük sistemli makinelerde oynanabiliyor. Sonuç olarak oyun bir şekilde iş görüyor. Zaman geçirmek ve kafa yormadan ilerlemek istiyorsanız, Garshasp’ı deneyebilirsiniz.
meltem isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı



Tüm Zamanlar GMT Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:02 PM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.9
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Canlı bahis siteleri istanbul escort eryaman escort bursa escort bursa escort bursa escort

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35