Gearbox Software tarafından 2009’da oyun dünyasına kazandırılan Borderlands, kısa sürede kendi hayran kitlesini oluşturmuş ve ikinci oyunun geleceğinin işaretlerini vermişti. Aradan yaklaşık üç yıl geçti, yine 2K’nın desteğiyle sahne aldı yapım. İlk oyuna göre beklentiler artık daha yüksek, Borderlands 2’den daha büyük başarı ve kalite istiyor hayranları.

Tekrar merhaba pandora

Yine Pandora gezegenindeyiz… ‘Yakışıklı’ Jack adıyla nam salmış gaddar bir adam, gezegende söz sahibi olmuştur. Mazlumu, yetimi, fakiri fukarayı sindirerek gününü gün eden Jack, bir yandan da cani askerleri ve robotlardan oluşan büyük ordusuyla değerli madenlerdeki hakimiyetini pekiştirmektedir. İlk oyundaki ekip yerine yeni dörtlü Pandora’yı temizlemek için mücadele ediyor bu sefer. Başroller ilk dakikalarda ekrana gelen videoda, serinin kendine has üslubuyla tanıtılıyorlar.



Brick yerine yine iri yarı, ateş gücüne dayalı saldırı tarzı olan, ‘yık ve yok et’ taktiğini en iyi uygulayan Salvador bulunuyor. Her iki elinde de silah taşıyabiliyor kendisi. Özel güçlerden ziyade mermilere ve ateş gücüne güvenenler için ideal seçim.
Lilith gibi ‘siren’ olan ve insanüstü güçleriyle etrafına ölüm saçan Maya, ekibin tek kadın karakteri. Silahları iyi kullanabildiği gibi, özel güçleriyle de rakiplerini etkisiz hale getirebiliyor. Ateş, elektrik, hava akımları ve patlamalar ortaya çıkarabiliyor bu güçleri sayesinde.
Axton ekibin karizmatik askeri, Roland’ın yerine konulduğunu söyleyebilirim. Komando olan bu delikanlı, kontrolünde olan ‘turret’ı sayesinde ortalığı kana bulayabiliyor istediği an. Salvador gibi ateş gücü yüksek olan bir karakter.
Ekibin suikastçısı Zer0, ‘vur-kır-parçala’dan ziyade işini Mordecai gibi taktikle hallediyor. Ayrıca onun da Maya’daki kadar olmasa da özel gücü bulunuyor. Kısa bir süreliğine illüzyon yaparak yansımasını düşmanları oyalaması için gönderebiliyor ve kendisi görünmez oluyor.




Oldukça geliştirilmiş ve detaylandırılmış karakter geliştirme ağacı sayesinde seçtiğiniz karakteri oynanış tarzına daha uygun hale getirebilirsiniz. Dayanıklılığı artırma, uzak mesafe veya yakın mesafe silah kullanım kabiliyetini güçlendirme, yakın dövüş kabiliyetini geliştirme gibi birbirinden farklı onlarca geliştirme seçeneği mevcut. Ayrıca üç farklı başlık altında bulunuyor birbirinden farklı olan geliştirme çeşitleri. Dengeli bir dağıtım yapabilir, dilerseniz tek bir alanda uzmanlaştırabilirsiniz karakterinizi. Karakterlerin görünümünü ve giysilerini beğenmeme ihtimalini düşünen yapımcılar, onları da değiştirme şansı sunmuş.
Bu arada ilk oyunun kahramanlarının Borderlands 2’deki senaryoda da kendilerine yer edindiklerini söyleyeyim, detayına inmeden. Bunun yanında geveze robot Claptrap de, başımızı şişirmek ve absürt hareketleriyle ekranı şenlendirmek için kamera karşısına geçiyor. Tanıdık yüzlerin yanında yeni karakterler, ruhsuz olan Pandora gezegenini biraz canlandırmış. Herkesin bir uğraşı bulunuyor artık, yani bizim dışımızda da bir hayatın olduğunu yansıtıyor yapım. İlk oyunun en büyük eksiklerinden biri buydu.




Borderlands 2’de çok daha büyük bir harita kullanıma sunulmuş durumda. Yine bölgelere ayrılmış ve bazı yerler dolaşmak için oldukça tehlikeli. Silahlı çetelerin takıldığı küçük kamplar, saldırgan Pandora yaratıklarının başı boş dolandığı araziler ve tepeler, görevlere giderken yolunuzun üstünde olacak genelde. Yani sadece görevler değil, haritada dolaşmak bile mermi harcamanızı gerektirecek bir faaliyet olacak. Haritalarda bulunan araç istasyonlarından araç alarak, bu büyük haritayı daha hızlı dolaşabilirsiniz. Bunun yanında sağlık, silah ve mermi istasyonları bulunuyor. Paranızla buralardan gerekli ekipmanları temin edebiliyorsunuz. Para ve tecrübe puanları, öldürdüğünüz düşmanlardan ve yaratıklardan geliyor. Ayrıca çevrede açılmayı bekleyen yüzlerce kutu var, içi mermi-silah-para dolu.




Borderlands’in çizgi dünyası

Geniş harita, uçsuz bucaksız topraklar beraberinde onlarca görevi getiriyor. Ana görevlerin yanında birçok yan görev bulunuyor. Bu yan görevleri yapıp yapmamak size kalmış. Bazıları ana görevle birlikte geliyor, bazıları ise senaryodan bağımsız oluyor. Mesela rahatsız bir elemanla karşılaşabilirsiniz. Size vereceği görev, ‘beni kafamdan vur’ olabilir. Evet, bu tür akla mantığa sığmayan ama Pandora dünyasında normal olan basit görevler de oluyor. Yan görevlerin sizin vaktinizi alabilir, hatta karakterinizin canını tehlikeye atmış da olursunuz. Ancak senaryoda daha rahat ilerleyebilmek için karakterinizi geliştirmeniz gerekecek. Bunun için de yan görevlerden elde edeceğiniz tecrübe puanlarına ve maddi getirilere ihtiyacınız olacak.
Her bitirdiğiniz görev, girdiğiniz gizli bölgeler ve tehlikeli delikler, karakterinizin ‘badass’ seviyesini artıracak. Bu artış size daha uzun ömürlü zırh ve silahlarınızın vereceği zararı yükseltme gibi ufak tefek bonuslar sağlayacak. Ayrıca ‘badass’ seviyesinden sağladığınız ekstraları ‘online’ oyunda oluşturacağınız yeni karakterlere de ekleyebiliyorsunuz. Çok oyunculu mod sadece ‘co-op’tan oluşuyor. 4 kişiye kadar ister arkadaşlarınızla, ister rastgele kişilerle oyunun senaryo modunu çoklu oynayabiliyorsunuz.


Pandora’da oldukça tehlikeli düşmanlarla yüzleşmek durumunda kalacaksınız. Karşınızda olan düşmanın üzerindeki görünen rakam, onun hangi seviyede olduğunu gösteriyor. Seviyeler arttıkça daha dişli hale geliyor rakipler, çok daha güçlü silahlara ihtiyacı oluyor ‘Vault Hunter’ların. Silah çeşitliliği konusunda ilk oyundan bile çok daha geniş yelpazeye sahip Borderlands 2. Fantastik silahların yanında, gerçek dünyaya ait modern silahlar da bulunuyor.
İlk oyuna göre daha canlı renkler kullanılarak hazırlanan aynı çizgi-roman tarzı, Pandora atmosferini yine çok iyi bir şekilde yansıtıyor. Detaylı çizimler, en basit nesnelerin bile göze hoş gelmesini sağlıyor. Karakter modellemeleri çok başarılı olmasına rağmen, şu yaratıkların çizimlerini beğenemedim bir türlü. İlk oyunda da durum böyleydi. Tüm diğer canlılar ve nesneler de olan detaylı çizimler, onlar da yok maalesef. Olumsuz olarak nitelendirdiğim bir diğer unsur da görünmez duvarlar, haritanın dört bir yanında bulunan. Haritanın bazı bölgelerine gitmenizi engelleyen türde, yani klasik anlamdaki görünmez duvarlar değil burada bahsettiğim. Mesela demir korumalıkların arasından ateş etmek istiyorsunuz. Bu tür aralıklardan mermi geçmiyor, yani demir parmaklıklar bir duvar gibi konulmuş oyuna. Silah ses efektlerinin de yine çok yapmacık olması, oyunun başarısız bulduğum bir diğer yanı. Sanırım oyunun gayriciddi havasına ayak uydursun diye özellikle böyle yapılıyor.



Yapay zekanın yine sınıfta kaldığını söylemek zorundayım, üzgünüm. Selefi gibi Borderlands 2 de bu sorundan dolayı, sunabileceği potansiyel oyun keyfinin daha azını veriyor. Ne yaptığını bilmeden koşturan silahlı adamlar, çatışmayı bir süre kestiğiniz ve çok az mesafe uzaklaştığınız zaman hiçbir şey olmamış gibi nöbet yerlerine dönüyor. Yani birkaç el ateş edip kaçarsanız kısa bir süre sonra peşinizi bırakıp normal yaşantılarına dönüyor bu arkadaşlar.

Sonuç

Borderlands 2, ilk oyuna göre çok daha fazla detaylı hale getirilmiş. Büyük harita ve sayısı oldukça artan görevler, oyun süresini uzatıyor. Silah çeşitliliği ve kendine has görsel tarzı ile hayranlarını yine memnun edecek bir yapım. Ancak senaryo ve yapay zeka bu oyunun hala çok zayıf olduğu nokta bence. Senaryonun başarılı veya başarısız olduğu konusu tartışmaya çok açık aslında. Yani işin tamamen geyik üzerinden dönmesini, yapımın konseptine uygun olduğu için beğenecek olanlar vardır. Yani Jack her ne kadar gaddar bir adam olsa da, o bile oldukça komik diyaloglarda yer alıyor. Serinin bir diğer ısınamadığım yanı da bol görev sunan sistemi. Oynanış süresini uzatması bakımından bu bir avantaj olarak görülebilir, fakat çok sayıda görev demek benzer görevlere denk gelmek demek olduğu için bunu kendi açımdan soru işareti olarak bırakıyorum. Bu eksiler Borderlands 2′nin bana göre mükemmel olmasını engelliyor.
Uzun lafın kısası Gearbox yine çok güzel bir yapıma imza atmış; eksiğiyle fazlasıyla Borderlands 2 yılın en iyi oyunları listesinde kendine yer bulacaktır muhakkak.

Puan: 8/10