eg24

Tarihler 9 Mayıs 2012'yi gösterirken Warlock: Master of the Arcane'in incelemesini yapmış olan bendeniz devam oyununu oyun çıktıktan 1 hafta sonra yazdığım için hafif utangaç, yanaklarım kırmızı ve boynum eğik bir şekilde huzurlarınızda incelemeye çalışacağım. İster istemez bu ikinci oyun olduğu için insan dönüp birinci oyun için yazdıklarına bakmak istiyor ve ne oluyor biliyor musunuz? Üzülerek söylemeliyim ki birinci oyunda yazdıklarıma ek olarak yazacaklarım ne yazık ki çok fazla yer işgal etmiyor. O yüzden siz en iyisi birinci incelemeye geçin de ben de daha fazla yorulmayayım (dursana birader, şaka yaptık yav).

Devam oyunu ek paket gibi olan oyunlar furyası

Biliyorum daha baştan negatif olarak başladım ama açıkçası bu kadar çok sevdiğim bir oyunun devam oyunu geldiğinde insan oldukça farklı ve yenilikçi şeyler görmek istiyor. Bir sıra tabanlı oyundan ne kadar farklı şeyler bekleyebiliriz ki sorusuna ilk oyunla da aynı olmasın be kardeşim yanıtını veriyor ve devam etmek istiyorum. Warlock 2: The Exiled kesinlikle kötü bir oyun değil ama ne yazık ki ismindeki 2 rakamını taşıyacak kapasitede geniş bir oyun da olamamış. Neyse sonda yazmam gerekeni başta yazarak yazının geri kalanını okumama haleti ruhiyesine sokmuş olsam da sizi devam edelim.



Bilenler vardır ama bilmeyenler için ben yeniden söyleyeyim Warlock bir 4X oyunu. Yani eXplore, eXpand, eXploit, eXterminate, yani Keşfet, Yayıl, Sömür, Yoket (teşekkürler wikii sen de olmasan). Haliyle altıgenlere bölünmüş haritada bir yandan keşfedilmemiş topraklara yayılırken, bir yandan da rakiplerimizi yok etmek için olabildiğince kaynak tüketip ordular yapıyor, bir Warlock olduğumuz için de büyü konusunda araştırmalar yapıyoruz.

İlk oyundan farklı olarak bu kez iki oynanış biçimimiz var. İlki ilk oyunda da var olan Sandbox modu, ikincisi de oyuna adını veren Exiled modu. Yeni olduğu için Exiled moda geçiyoruz ve bir de bakıyoruz tüm Ardania bölük pörçük olmuş, parçalanmış. Eski büyü üstadı olduğumuz için de geri dönüp parçalanmış topraklarımızı kötücül efendilerin elinde kurtarıp, Ardania'yı yeniden birleştireceğiz.

İlk sorun burada patlak veriyor bana kalırsa. Exiled mod dokuz ayrı adadan oluşan bir haritadan ibaret. Bir adayı temizleyip diğerine geçiyorsunuz ve bu geçişi portallar aracılığıyla yapıyorsunuz. Yalnız adalardaki hareket alanınız oldukça kısıtlı. Her ne kadar sonraki adalarda giderek genişlese de o adalara gelene kadar en az 10 saat oyunu oynamanız gerekiyor. Adalardaki bu hareket alanı kısıtlı olduğundan, doğal olarak kurabileceğiniz şehir sayısı, nüfus ve kaynak gelirleri de oldukça düşüyor.


Kaynakları adaletli şekilde harcamak istiyorsunuz fakat bu seferde elinizde bir avuç adamla yapay zekanın açık ara hile yaptığını düşündüğüm psikopat ordusuyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Diplomasi seçeneğiniz illa ki var, hemen saldırmak zorunda değilsiniz ama kaynak toplayacağım, aman kaynağım biriksin diye beklerken TURN bitirme tuşunu eskitmeye başladığınızı fark ediyorsunuz. O yüzden eğer Warlock 2'den biraz tat almak istiyorsanız bana kalırsa Sandbox modundan devam etmek en mantıklısı. Aslında Warlock'un en büyük kozu oyuncuyu kısıtlı yer seçiminden dolayı tercih yapmak zorunda bırakması. Fakat Exiled mod tercih olayını falan resmen bir kenara atmış, sizi köşeye sıkıştırmış bekliyor...

Bu arada yinelemek istiyorum, bu yazı tamamen Warlock 2'nin getirdikleriyle alakalı, oynanış sistemi nasıl, bu oyunda ne yapıyoruz ne ediyoruz öğrenmek istiyorsanız sizi ilk yazıma alayım.


Gelelim büyülere. Bu kez oldukça geniş bir büyü seçeneğimiz var. Hatta araştırılması 100 Turn süren ciddi anlamda psikopat büyülere sahibiz. Mesela Armageddon'u ele alırsak... Büyüyü yaptığınız zaman ortalık alev alev oluyor, sağdan soldan yanardağlar çıkıyor. Bu büyüler için belli bir araştırma puanına sahip olmanız ve bütçe ayırmanız gerekiyor. Bir de ne kadar kaynağa sahip olursanız olun, belirli Tanrılarla aranızın iyi olmasına bağlı olan olan büyüler var. Mesela Curse of The living için resmen Krypta adlı tanrıyla aranızın sıkı fıkı olması lazım. Büyülerimizin bu kadar çeşitli olması güzel ama dediğim gibi Exiled moddan çıkıp Sandboxa geçerseniz.
Birim çeşitliliği konusunda ciddi anlamda iyi iş çıkarıyor Warlock 2.

Fakat birimlerin bir çoğu yine Warlock oyununda mevcut olanlar. Hatta seslendirmeleri bile aynı. Yahu ikinci oyun diye çıkıyorsunuz piyasaya elinizi vicdanınıza koyun arkadaş, tasarımlarını değiştirin, üzerlerindeki kostümlere ayar çekin, farklı kişiler seslendirsin. Tamam ekonomik olarak çok büyük bir firma değilsiniz belki ama en azından “bu ikinci oyun” demeye yüzünüz olsun. Neyse oyunu seviyorum, çok sinirlenmek istemiyorum, o yüzden demem o ki birinci oyuna sahipseniz ikinci oyuna yanaşmanın pek de bir anlamı yok.
Haritanın teması neyse bizi karşılayan detaylar da mümkün olduğunca alakalı oluyor. Her yeri buz ve karın kapladığı bir ortamda kar yetileri, buz ejderleri çıkarken, çöl ortamında kaldığımız çorak altıgenlerde karşımıza bahtsız örümcekler çıkıyor (hayır bedevi değil). Görsel olarak biraz daha iyileştirilmeye gidilmiş. Haritalar daha parlak, birimler daha bir göze hoş geliyor. Animasyonları da bir elden geçirmişler, birimler artık birebir çarpışıyor, ya da okçular boşluğa ok atmaktansa doğrudan düşmanlarını hedefliyorlar.

Özetlemek gerekirse Warlock 2 pek de beklediğimiz ikinci oyun değil, evet hala eğlenceli, hala farklı ve hala çılgın ama ikinci oyun diye aldanıp para verirseniz kendinizi ilk oyunu oynuyor gibi bulacağınız için kandırılmış hissedebilirsiniz. Warlock 2'yi oyuna ilk kez başlayacaklara (ki kesinlikle pişman olmazsınız), birinci oyunu tamamen tüketmişlere tavsiye ediyorum. Onun dışında bunun için ne yazık ki ikinci ve yeni bir oyun diyemeyeceğim.

İyi altıgenler efendim.