Logitech G25 İnceleme

~~meltem~~ · 10-02-2015, 11:05 AM

kralını yaparım" mantığı ile ürün tasarlıyor. Buna inanmayan varsa G25'i ilk gördüğünde mutlaka incelesin. Çünkü gerçekten de Logitech G25 direksiyon setlerinin dönüm noktası sayılabilecek bir ürün.
--------------------------------------------------------------------------
Bundan önce Logitech'in Momo Racing Wheel'i vardı. G25'e kadar da en iyi direksiyon oydu. Bunun en büyük sebebi güçlü force feedback (geri tepki) motorları ve kaliteli işçilik. Fakat artık en iyi direksiyon seti ünvanı G25'e geçiyor. Çünkü, G25'in direksiyonu, pedalları ve vitesi sanki bir yarış arabasından kopup gelmiş gibi gerçekçi ve başarılı.

Genel Özellikler
Çift force feedback motoru
PC ve Playstation 2 desteği
10 programlanabilir tuş
2,5 tur direksiyon dönüşüı
Deri kaplama direksiyon ve vites
Triptonik ve manuel vites seçeneği
Metal pedallar (gaz, fren, debriyaj)/B]

Tasarım

Özellikle PC için 900 derece yani 2,5 tur dönüş açısına sahip bir direksiyon bulmak oldukça zor. Momo bile 220 derece dönüş açısı sağlıyordu. "Peki, dönüş açısının fazla oluşunun ne gibi bir artısı var?" diyebilirsiniz. Bu durumu şöyle örnekleyelim: Bildiğiniz gibi force feedback efektleri ahşap bir köprüde veya bir yere sürtünme, çarpma gibi durumlarda direksiyonu dönmeye zorluyor. Direksiyonun 20-25 derece arasında yaptığı hareketler 220 derece dönebilen bir simitte kontrol kaybı yaşamanıza yol açabilir. Fakat gerçek arabalarda olduğu gibi 900 derecede bu hareketler gerçekleştiğinde arabanızın kontrolünü kaybetme olasılığınız çok daha az. Ciddi kazalarda Momo 45 dereceye kadar kendisini dönmeye zorlayabiliyordu. Sonradan da haliyle arabayı toparlaması zor oluyordu. G25'te ise çok sert darbelerde direksiyon çok açıyla dönmeye zorlansa bile kontrol kaybetmeniz zorlaşıyor. Tabii bu noktada direksiyonun hassasiyet açısını da isteğinize göre ayarlayabileceğinizi belirmekte fayda var.

Direksiyon 11" yani yaklaşık 28 cm çapında ve bu da oldukça gerçekçi bir rakam. Tasarımda kullanılan metaller ve deri kaplama gerçekten de bir arabanın başında oturuyormuş hissi veriyor. Hatta ön tarafından bakıldığında direksiyon bir arabanın önüne bile benzetilmeye çalışılmış.

G25'in önü bir spor arabanın önüne benzetilmiş.

Vites kullanmaktan hoşlanmayanlar için G25'te kulakçıklara da yer verilmiş. Kulakçıkların üretiminde kullanılan malzemeler de metal. Belki önceden direksiyon kırma deneyimine sahip olmuşsunuzdur ama bu sefer öyle yaklaşmayın çünkü bu cihazı kırmak biraz zor. Her yer metal ved oldukça dayanıklı. Üstünde tepinseniz bile bir şey olmayacağına emin olabilirsiniz. Kulakçıklar biraz önce de bahsettiğimiz gibi vites kullanmayı sevmeyenler için. Ama tabii bunlar programlanabiliyor. Zaten G25'i vitesi ile beraber kullandığınızda bu kulakçıklara başka fonksiyonlar atayacağınıza emin olabilirsiniz. Çünkü vites sizi gerçeğe bir adım daha yaklaştırıyor. Öte yandan direksiyonun üzerinde el freni ve nitro amacı ile kullanılacak 2 tuş var. Bunlar da isteğe göre programlanabiliyor. 2 tane olması biraz az olmuş. 4 en ideali.

Sağda ve solda 2'şer düğme olsa daha iyi olurdu.

Geldik vitese. Böyle bir şey olamaz. Momo ve diğer vitesli ürünlerde ancak ileri-geri yani diğer bir deyişle triptonik olarak vites değiştirme şansı vardı. Bu viteste ise 6 ileri ve 1 geri bulunuyor. Hatta vitesi geriye takmak için tıpkı Tofaş'ın kuş serisinde olduğu gibi vitesi bastırıp önce sağa sonra da geriye takmak gerekiyor. Yani artık virajlarda vitesi düşürebilirsiniz, arabayı istediğiniz gibi bağırta bağırta gezersiniz, nasıl olsa benzin beleş. Arabalarda da devir kesiciler olduğu için motoru patlatma şansınız da yok. Bunlar bizzat tecrübe edilmiş şeyler. Tabii Drag tipinde yarışlarda her nedense bu devir kesiciler söküldüğü için yine de motor patlıyor. Hemen söyleyelim süratteyken geri vitese takınca da araba balerin gibi dönüyor. Trafikte denenemeyecek her şeyi böylece deneyebilirsiniz. Süper gerçekten.

Vitesin de deri kaplı olduğundan biraz önce bahsetmiştik. Vitesin hemen üzerinde yer alan tuş ise triptonik ile manuel kullanım arasında seçim yapmanızı sağlıyor. Tabii bazı durumlarda triptonik daha avantajlı. Bu seçeneğin de olması gayet güzel. Çünkü bazı yarışlarda elinizin sürekli direksiyonda olması gerekiyor. Aniden direksiyonu tek elle çevirmek bir hayli zor. Bu yüzden vites değiştireyim derken kaza üstüne kaza yapabiliyorsunuz. Sonuçta zevkler ve renkler. Ben düz vites kullanma taraftarıyım.

Düz mü olsun, yoksa triptonik mi?

Geldik güzel bir özelliğe daha. Oyun esnasında yarışı tekrar başlatmak istediniz veya menülerde birkaç ayar yapacaksınız. Bunun için klavyenize uzanmaya artık gerek kalmıyor. Vitesin en üzerindeki D-Pad ve 8 tane programlanabilir tuş bu anlamda klavye kullanmayı da tarihe karıştırıyor. Masanızın üzeri vites ve direksiyon bağlı olduğunda haliyle kalabalık olacağından bu sayede oyun içerisindeyken ayarlamaları da çok kolay bir şekilde yapabilirsiniz.

Pedallar da gerçekten bir devrim niteliğinde. Gaz pedalı tıpkı arabalardaki gibi hafifçe… Fren ise bastıkça sertleşiyor. Yani sizde balataların, diskleri sıktığı hissini uyandırıyor. Debriyaj da orta karar. Fakat şu anda debriyaj oyunlar tarafından desteklenmiyor. Desteklenir mi orası da bilinmez. NFS Carbon'da oyun içerisinde debriyaja bastığınızda motor ve şanzıman birbirinden ayrılıyor fakat basmasanız da vites değişebiliyor.Mesela birçok genç arkadaşımız bu sayde ehliyet sınavını geçebilir.Birazda olsa oyunlarda var birazda olsa öğretici şeyler.

Tüm pedallar metal. Hani alın sökün arabaya takın kimse anlamaz. O derecede kaliteli. Ayrıca pedalların altında halıda kaymaması için dişler de yer alıyor fakat her ne yaparsanız yapın bu kayma ister istemez oluyor. En güzeli önüne bir şey koyup duvara yaslamak. Çünkü her ne kadar ağır olsa da ani frenlerde ayağınızın altından kaçıveriyor.

Diğer detaylardan da biraz bahsetmek gerekirse ürünün hem PlayStation 2 hem PS3 hem de PC ile kullanılabildiğini söyleyerek söze başlayabiliriz. Kutudan gelen bir adaptör var. Bu da force feedback motorlarına ihtiyaç duyduğu gücü sağlıyor. Malum USB'lerden çok da fazla bir şey beklememek lazım. Ayrıca, kutu içeriğinde kalibrasyon ayarlarını yapabileceğiniz yazılımı saklayan CD'sini de bulmanız mümkün. CD de bulunan sürücü dosyalarının yanında Logitech'in farklı oyunlar için ayrı ayrı programlama yapacağınız 'Profiler' yazılımı geliyor.

10-02-2015, 11:05 AM	#1
~~meltem~~ Senior Member Üyelik tarihi: Apr 2015 Mesajlar: 11.064	Logitech G25 İnceleme kralını yaparım" mantığı ile ürün tasarlıyor. Buna inanmayan varsa G25'i ilk gördüğünde mutlaka incelesin. Çünkü gerçekten de Logitech G25 direksiyon setlerinin dönüm noktası sayılabilecek bir ürün. -------------------------------------------------------------------------- Bundan önce Logitech'in Momo Racing Wheel'i vardı. G25'e kadar da en iyi direksiyon oydu. Bunun en büyük sebebi güçlü force feedback (geri tepki) motorları ve kaliteli işçilik. Fakat artık en iyi direksiyon seti ünvanı G25'e geçiyor. Çünkü, G25'in direksiyonu, pedalları ve vitesi sanki bir yarış arabasından kopup gelmiş gibi gerçekçi ve başarılı. Genel Özellikler Çift force feedback motoru PC ve Playstation 2 desteği 10 programlanabilir tuş 2,5 tur direksiyon dönüşüı Deri kaplama direksiyon ve vites Triptonik ve manuel vites seçeneği Metal pedallar (gaz, fren, debriyaj)/B] Tasarım Özellikle PC için 900 derece yani 2,5 tur dönüş açısına sahip bir direksiyon bulmak oldukça zor. Momo bile 220 derece dönüş açısı sağlıyordu. "Peki, dönüş açısının fazla oluşunun ne gibi bir artısı var?" diyebilirsiniz. Bu durumu şöyle örnekleyelim: Bildiğiniz gibi force feedback efektleri ahşap bir köprüde veya bir yere sürtünme, çarpma gibi durumlarda direksiyonu dönmeye zorluyor. Direksiyonun 20-25 derece arasında yaptığı hareketler 220 derece dönebilen bir simitte kontrol kaybı yaşamanıza yol açabilir. Fakat gerçek arabalarda olduğu gibi 900 derecede bu hareketler gerçekleştiğinde arabanızın kontrolünü kaybetme olasılığınız çok daha az. Ciddi kazalarda Momo 45 dereceye kadar kendisini dönmeye zorlayabiliyordu. Sonradan da haliyle arabayı toparlaması zor oluyordu. G25'te ise çok sert darbelerde direksiyon çok açıyla dönmeye zorlansa bile kontrol kaybetmeniz zorlaşıyor. Tabii bu noktada direksiyonun hassasiyet açısını da isteğinize göre ayarlayabileceğinizi belirmekte fayda var. Direksiyon 11" yani yaklaşık 28 cm çapında ve bu da oldukça gerçekçi bir rakam. Tasarımda kullanılan metaller ve deri kaplama gerçekten de bir arabanın başında oturuyormuş hissi veriyor. Hatta ön tarafından bakıldığında direksiyon bir arabanın önüne bile benzetilmeye çalışılmış. G25'in önü bir spor arabanın önüne benzetilmiş. Vites kullanmaktan hoşlanmayanlar için G25'te kulakçıklara da yer verilmiş. Kulakçıkların üretiminde kullanılan malzemeler de metal. Belki önceden direksiyon kırma deneyimine sahip olmuşsunuzdur ama bu sefer öyle yaklaşmayın çünkü bu cihazı kırmak biraz zor. Her yer metal ved oldukça dayanıklı. Üstünde tepinseniz bile bir şey olmayacağına emin olabilirsiniz. Kulakçıklar biraz önce de bahsettiğimiz gibi vites kullanmayı sevmeyenler için. Ama tabii bunlar programlanabiliyor. Zaten G25'i vitesi ile beraber kullandığınızda bu kulakçıklara başka fonksiyonlar atayacağınıza emin olabilirsiniz. Çünkü vites sizi gerçeğe bir adım daha yaklaştırıyor. Öte yandan direksiyonun üzerinde el freni ve nitro amacı ile kullanılacak 2 tuş var. Bunlar da isteğe göre programlanabiliyor. 2 tane olması biraz az olmuş. 4 en ideali. Sağda ve solda 2'şer düğme olsa daha iyi olurdu. Geldik vitese. Böyle bir şey olamaz. Momo ve diğer vitesli ürünlerde ancak ileri-geri yani diğer bir deyişle triptonik olarak vites değiştirme şansı vardı. Bu viteste ise 6 ileri ve 1 geri bulunuyor. Hatta vitesi geriye takmak için tıpkı Tofaş'ın kuş serisinde olduğu gibi vitesi bastırıp önce sağa sonra da geriye takmak gerekiyor. Yani artık virajlarda vitesi düşürebilirsiniz, arabayı istediğiniz gibi bağırta bağırta gezersiniz, nasıl olsa benzin beleş. Arabalarda da devir kesiciler olduğu için motoru patlatma şansınız da yok. Bunlar bizzat tecrübe edilmiş şeyler. Tabii Drag tipinde yarışlarda her nedense bu devir kesiciler söküldüğü için yine de motor patlıyor. Hemen söyleyelim süratteyken geri vitese takınca da araba balerin gibi dönüyor. Trafikte denenemeyecek her şeyi böylece deneyebilirsiniz. Süper gerçekten. Vitesin de deri kaplı olduğundan biraz önce bahsetmiştik. Vitesin hemen üzerinde yer alan tuş ise triptonik ile manuel kullanım arasında seçim yapmanızı sağlıyor. Tabii bazı durumlarda triptonik daha avantajlı. Bu seçeneğin de olması gayet güzel. Çünkü bazı yarışlarda elinizin sürekli direksiyonda olması gerekiyor. Aniden direksiyonu tek elle çevirmek bir hayli zor. Bu yüzden vites değiştireyim derken kaza üstüne kaza yapabiliyorsunuz. Sonuçta zevkler ve renkler. Ben düz vites kullanma taraftarıyım. Düz mü olsun, yoksa triptonik mi? Geldik güzel bir özelliğe daha. Oyun esnasında yarışı tekrar başlatmak istediniz veya menülerde birkaç ayar yapacaksınız. Bunun için klavyenize uzanmaya artık gerek kalmıyor. Vitesin en üzerindeki D-Pad ve 8 tane programlanabilir tuş bu anlamda klavye kullanmayı da tarihe karıştırıyor. Masanızın üzeri vites ve direksiyon bağlı olduğunda haliyle kalabalık olacağından bu sayede oyun içerisindeyken ayarlamaları da çok kolay bir şekilde yapabilirsiniz. Pedallar da gerçekten bir devrim niteliğinde. Gaz pedalı tıpkı arabalardaki gibi hafifçe… Fren ise bastıkça sertleşiyor. Yani sizde balataların, diskleri sıktığı hissini uyandırıyor. Debriyaj da orta karar. Fakat şu anda debriyaj oyunlar tarafından desteklenmiyor. Desteklenir mi orası da bilinmez. NFS Carbon'da oyun içerisinde debriyaja bastığınızda motor ve şanzıman birbirinden ayrılıyor fakat basmasanız da vites değişebiliyor.Mesela birçok genç arkadaşımız bu sayde ehliyet sınavını geçebilir.Birazda olsa oyunlarda var birazda olsa öğretici şeyler. Tüm pedallar metal. Hani alın sökün arabaya takın kimse anlamaz. O derecede kaliteli. Ayrıca pedalların altında halıda kaymaması için dişler de yer alıyor fakat her ne yaparsanız yapın bu kayma ister istemez oluyor. En güzeli önüne bir şey koyup duvara yaslamak. Çünkü her ne kadar ağır olsa da ani frenlerde ayağınızın altından kaçıveriyor. Diğer detaylardan da biraz bahsetmek gerekirse ürünün hem PlayStation 2 hem PS3 hem de PC ile kullanılabildiğini söyleyerek söze başlayabiliriz. Kutudan gelen bir adaptör var. Bu da force feedback motorlarına ihtiyaç duyduğu gücü sağlıyor. Malum USB'lerden çok da fazla bir şey beklememek lazım. Ayrıca, kutu içeriğinde kalibrasyon ayarlarını yapabileceğiniz yazılımı saklayan CD'sini de bulmanız mümkün. CD de bulunan sürücü dosyalarının yanında Logitech'in farklı oyunlar için ayrı ayrı programlama yapacağınız 'Profiler' yazılımı geliyor.