meltem

Yaya geçidine, otobüs durağının ya da dükkanların önüne park ederek iki saat boyunca gelmeyen, durakta otobüs varken yaklaşan otobüsün "of ne beklicem iki saat bunu, yolcular diğer otobüse binsin" diyen şoförler, motorcuları sıkıştıran arabalar, ehliyetini "alın teriyle almış" insanlar aklıma geldikçe Burnout Revenge'i her seferinde daha çok seviyorum. Peki neden? Burnout hayranıysanız bu oyunun incelemesini beklemenize hiç gerek yok. İncelemeyi oyunu gözü kapalı aldıktan sonra okuyorsanız, o zaman yukarıda ne demek istediğimi çok daha iyi anlarsınız.
Şu Criterion da olmasa ne yapacağız? En azından trafikteki arabalara olan sinirimizi nasıl bir yerlerden çıkartacağız? Bilmiyorum diğer şehirler nasıl. Ama İstanbul'un oniki milyon nüfusunda altı milyon araba olursa ve bu giderek artıyorsa, insan yarım saatlik evin yolunu bir buçuk saatte alıyorsa biraz sinirleniyor tabi.
Bir şekilde rahatlamamız gerek
Neyse. Sinirlerime biraz hakim olmalıyım. Ne diyorduk? Evet, inceleme. BO3'ü nasıl bilirsiniz? Ben şahsen iyi değil müthiş bilirim. İkinci bölümden sonra bambaşka yeniliklerle kaşımıza çıkan üçüncü oyunu, bu son çıkan bölüm ile unutacaksınız.
Her zaman olduğu gibi yeni bir oyun almanın ve pırıl pırıl parlayan kutusundan çıkararak narin PS2'mize takmanın heyecanını yaşıyor insan (narin, çünkü ufak bir darbeyle titreşim bozuldu). Sayın Criterion, bizlere bu harika ve ağzına kadar adrenalin dolu oyunu sunduğun için sana minnettarız.
Bana ne zaman oyunlarda ana menü çok çekici geldiyse ilk yorumum hep olumludur. Genelde de haksız çıkmam zaten. Giriş videosundan sadece harika diye bahsedip geçeceğim. İş bir PS2 videosu ve BurnOut ise diyecek pek bir şey yok. Bize laf düşmez. Üzerinde duracağımız şeyler tabii ki yenilikler ve bu yeniliklerin getirdiği artı ve eksi sonuçlar. Böyle bir oyun için "eksileri" demek beni çok üzse de tarafsız olacağız tabi. Gerçi sevdiğim tüm oyunlar için "eksiler" demek üzüyor desem daha yerinde olur
Ne yapıyoruz? Her zamanki gibi profilimizi kaydettikten sonra tek kişilik oyuna, dünya turuna başlıyoruz (single player-world tour). Ardından hemen aç kurtlar gibi "bu ne, şu ne, şuraya girince ne var, şurası ne" gibi bir durum içersindeyken bir de bakmışız ki bir yerlerde yıldızlara ve o an için sahip olduğumuz rank yani rütbeye takılıyor gözümüz. Rank'ta ne diyor biliyor musunuz? Harmless, yani zararsız! Biz?! Zararsızmışız!
Derhal bu iğrenç, tiksindirici ve bir o kadar da aşağılayıcı rütbeden kurtulmamız gerekiyor. Hiç yakışık almayan bu "zararsız" halimizden kurtulmak ilk başta göze kolay gözükse de pek kolay değil. Ya da size şöyle diyeyim: Bu rütbeden 50 yarışta da kurtulabilirsiniz 10 yarışta da. Toplam onbir tane rank mevcut.

Ah şu yıldızlar, bir azalsalar...
Bir oyuna başladığınız zaman hep ilk bölümleri kolay olur. Geçmesi, birincilik ya da öldürmesi vs sizi hiç zorlamaz. Ama Burnout: Revenge'de bunun tam tersi. Evet ilk bölümde bile zorlanacaksınız. İş, altın madalyayı size verilen süre içersinde yarışı bitirdiğinizde verileceği zaman, ellerinizden başka yerler de terleyecek inanın.
Burnout: Revenge'de artık uygulamanız gereken en önemli şeyler arasında birinci sırayı alan, kestirme yollar. Oyunumuzun bir yeniliği bundan ibaret. Bu kestirme yolları kullanmazsanız bölümleri, nasıl desem altın madalya için gereken zamanda bitirmek imkansız gibi bir şey. Ne kadar da kolay değil, değil mi?
Yoksa sadece kestirmeleri kullanarak bitirebileceğinizi mi sandınız hı? Eheh yok canım. Bir oyun bu kadar basit olmamalı, değil mi? Kestirmelerden ayrı hiç kaza yapmamanız gerektiğini de söylemiş miydim? Hayır mı? Ha kestirmeleri kullanmalı ve kaza yapmamalısınız dedikten sonra nitronuzu da boş bırakmamanız gerektiğini söyleyeyim de tam olsun artık. Burnout bu. "Hızdan başka şeylere de ihtiyacınız var". Merak etmeyin başka sürprizim yok (şimdilik).
Burnout 3: Takedown ile gelen bir kaç yenilik vardı. Crashbreaker, Road Rage ve Last Man Standing gibi. Bu "gibiler" Burnout: Revenge'de de var. Ancak biraz daha gelişmiş ve değişmiş haliyle. Artı olarak da Traffic Attack adlı yeni bir mod mevcut ve işte bu mükemmel bir şey. Sırasıyla değinelim bunlara da. Öncelikle crashbreaker'ın (c.b.) ne olduğunu hatırlatmak gerekirse; crash modunda belli sayıda arabaya çarptığınızda arabamızı patlatıyor ve çok daha fazla hasar verebiliyorduk çevredeki araçlara. Bunun gelişen ve değişen kısmı artık sadece crash'ta değil road rage'de de kullanacak olmamız. Tabi bu bütün road rage'lerde geçerli değil. Sadece crashbreaker road rage bölümlerinde yapabileceğiz.
Crash modunda arabalara hasar verirken ekranın altında bir yüzde barı göreceğiz. Bu %100'e ulaştığında (araçlara hasar vererek) yine aynen Burnout 3: Takedown'da olduğu gibi R2 ile aracımızı patlatacağız ama bunu R2'ye durmadan ve hızlı bir şekilde basarak yapacağız ve bu esnada R1'e basılı tutarak yani impact moduna geçerek R3 ile yön vereceğiz, sonra da kendi halinde ilerleyen trafiğe doğru götürerek ihtiyacımız olan altın madalya için, gereken puana daha kolay ulaşacağız ya da stat kasan sayın psikopat oyuncular için gereğinden daha çok puan haneye yazılacak. Ayrıca bu modda bir target (hedef) araç mevcut. Evet, crash modundaki bir başka yenilik. Yol üstündeki nitro, x2, x4 gibi bonusları unutun artık. Eğer target car'a da hasar verirseniz yüksek puan geliyor. Önceki oyunlardaki crash'ten ayrı BO:R'deki bölümleri bir hayli uzun. Daha önce yolun biraz ilerisine doğru kaydık mı kırmızı bir alan kapıyordu geri kalanını. Bunda ise çok geniş bir trafik mevcut. Git git bitmeyecek neredeyse. Ama ihtiyacınız olan rotayı ayarlamak biraz zahmetli olabilir. Ne de olsa patlatmanız gereken arabalardan ayrı bir de günün target'i var.

Bu arada, bundan böyle hesaba katmanız gereken bir de rüzgar etkeni var. Siz kuşlar gibi havalandıktan sonra (rüzgarın yönü ve şiddeti ekranın sağ altında gösteriliyor) artık size uygun gelen şekilde arabaya yön verecek ve trafiğe "en uygun şekilde" girip maksimum puan için sınırları zorlayacaksınız.
Peki bu crashbreaker bir defalık mı? Hayır değil. Siz ilk patlamadan sonra yine yeteri kadar araca hasar verirseniz ve yüzdelik barı doldurursanız bir crashbreaker daha kazanıyorsunuz. Ama bu biraz kazık diyebilirim. Yani trafiğe çok iyi bir şekilde girmelisiniz ki, yüksek puanlar için önünüz açılsın. Ama diyeceğim şu ki her zaman altın madalya almak istemeyeceksiniz. Bunun sebebi oyunun kazık olmasından dolayı değil.
Crash'taki diğer yenilik ise oyuna artık kendi belirleyeceğiniz hızda başlamanız. Soldaki kadran tarzı barı, önce X ile gaz vererek harekete geçireceğiz, istenilen seviye tekrar X ve sonra da nitro için son defa X dedikten sonra belirlenen hızda crash'e başlayacağız. Yalnız dikkat edin çok yüksek hızda fırlamak isterken motoru gümletmeyelim
Ara bölüm crash'e başlarken size yol haritasını tanıtıyor. Nerde hangi araçlar var, şu yoldan girersen nereye çıkarsın, burdan girersen hangi araçta patlarsın gibi bir önizleme yapıyor ve sonra da oyuna başlayacağınız arabayı seçmeye geliyor sıra. Ağırlık, hız ve rüzgar gibi etkenleri göz önünde tutarak ihtiyacınız olan aracı alıp ortalığı kaosa bulamaya hazır hale geliyorsunuz. Başlamadan önce iyi düşünün. Ufak araçlara arkadan okkalı bir şekilde çarparak onların önündeki büyük araçlara çarpması ve onların da diğer araçlara çarpması sizin için çok önemli. Bunlar yüksek puanlar demek. O yüzden siz önünüzdeki ufak araçla etkileşimde bulunduktan sonra diğer bir yola girmeniz gerekebilir. Nitekim, o tarafta zaten gerekli hasarı veriyor ve yolunuza devam ederek diğer trafiğe dadanıyorsunuz.
Boost... Daha fazla boost! Nonstop boooost...!
Ne diyorduk, crashbreaker road rage falan demiştik. Adından da anlaşıldığı gibi crashbreaker'ı road rage'te de tadacağız. Kolay lokma olmayan rakipleriniz inanın size çok zorluk çektirecekler. Ama bunu yanlarına bırakmamalıyız! Biz zararsız değiliz! Giriş paragrafını hemen hatırlayın. Çabuk! Evet sinirlendiniz, değil mi? Ne o? Yoldan mı çıktınız? Biri size takedown mı yaptı? Hiç üzülmeyin. Bunun acısını ondan önce, arkadan gelen diğer yarışçılardan veya çevredeki araçlardan çıkaracağız! Nasıl mı? Sadece, biri sizi indirdiğinde R2 çakarak! Boom! Crashbreaker! Harika, değil mi!? Bu esnada R1'e basılı tutmanızı öneririm. Mesela köşeyi dönerken patladınız ve arkadan gelen rakipleri bekliyorsunuz. Ağır çekimde bekleyin ki daha rahat bir şekilde c.b. yapabilesiniz. Ayrıca tek seferde bir kaç rakip bile patlatabilirsiniz doğru zamanlamayla. Crash, double crash, triple crash ile statlarınızı yükseltin. Böylece de instant takedown gerçekleştireceksiniz. Tabi bu c.b.'den ayrı bir de aftertouch var. Neydi bu? Siz patladıktan sonra impact mod'dayken aracınıza yön vererek rakipleri yolundan çıkarmanız.
Road rage modunda bir de zaman var. Hepsinde değil tabi, bazı bölümlerinde. Bu zaman içersinde altın madalya için gereken takedown sayısına ulaşmamız gerekiyor. Bir hayli zorlu rakiplerle bu iş pek kolay değil. Ama hoş bir yanı, belli sayıda takedown yaptığınızda zamanın artması. Time extend'in 3 takedowns. dediği vakit var gücünüzle üç tane takedown yapın ki bu size en az 40-45 saniye kazandırsın. Elinizi çabuk tutarsanız zaman üstüne zaman eklenerek çok daha rahat bir şekilde altın madalyaya ulaşır ve statlarınızı yükseltebilirsiniz.

meltem

meltem